t›. Dantes hapse at›l›fl›n›n öyküsünü anlat›nca:
– Bir atasözü vard›r, dedi. E¤er bir suçu iflleyeni bul-
mak istiyorsan, ondan en çok yararlanacak olan› bul.
Rahibin sözleri Dantes’nin akl›na, Danglar ve Fer-
nand’› getirdi. Onlar› meyhanede konuflurken görmüfltü.
Bu konuyu rahibe de anlatt›. Art›k giz, yavafl yavafl çö-
zülüyordu. Kendisini ihbar eden mektubun sol elle yaz›l-
m›fl olabilece¤ini de rahip düflündü.
Dantes yerinden s›çrayarak ba¤›rd›:
– Alçak hainler! Fakat ben neden yarg›lanmad›m?
– Savc›n›n, Paris’te teslim edece¤in mektubu yakt›-
¤›n› söylemifltin. Çok garip. Hiç kimse, ilk kez tan›d›¤› bi-
ri için böyle bir iyilikte bulunmaz. Bu mektubu kime tes-
lim edecektin?
– Bay Noirtier ad›nda birine götürecektim.
– Bu adam› tan›yorum. Devrim zaman›nda Paris’te
karfl›laflm›flt›k. Napolyon’un en güvendi¤i adamlardan
biriydi. Seni hapse gönderen savc›n›n ad›n› bir daha
söyler misin?
– Villefort.
– Zavall› dostum! fiimdi olanlar› anlad›m. Sen ger-
çekten büyük bir flanss›zl›¤a u¤ram›fls›n. Çünkü Noirti-
er, savc›n›n babas›d›r. Savc›n›n esas ad› da Noirtier de
Villefort’tur.
Gerçekler, Dantes’nin kafas›na bir balyoz gibi indi.
Bir fley söylemeden kalk›p hücresine döndü. Rahip bir
26