düdüklü tencere
düdük makarnas›
düello
düet
dü¤me
dü¤meci
dü¤mek
dü¤melemek
dü¤melenmek
dü¤meli
dü¤mesiz
dü¤üm
dü¤ümcük,-¤ü
dü¤üm dü¤üm
dü¤ümlemek
dü¤ümlenmek
dü¤ümlü
dü¤ümsüz
dü¤ün
dü¤ün alay›
dü¤ün çiçe¤i
dü¤ün çiçe¤igiller
dü¤ün çorbas›
dü¤ün dernek,-¤i
dü¤ünevi
dü¤ün salonu
dü¤ürcük,-¤ü
(ince bul-
gur)
dük
dükkân
dükkânc›
düklük,-¤ü
düldül
(eski otomobil)
Düldül
(Hz. Ali’nin at›)
dülger
dülger bal›¤›
dülgerlik,-¤i
dümbelek,-¤i
dümbelekçi
dümdüz
dümen
dümenci
dümencilik,-¤i
dümen suyu
dümtek
dün
dünden
dünden bugüne
dünkü
dünür
dünürcü
dünürleflmek
dünürlük,-¤ü
dünya
(bilimsel terim ola-
rak kullan›lmad›¤›nda)
Dünya
(bilimsel terim
olarak kullan›ld›¤›nda)
dünya âlem
dünyada
dünyaevi
dünya görüflü
dünya güzeli
dünya kelam›
dünyal›
dünyal›k,-¤›
dünya mal›
dünyevi
düpedüz
dürbün
(›rakgörür)
Dürbün
(tak›my›ld›z)
dürme
dürmece
dürmek
dürtmek
dürtü
dürtüklemek
dürtülmek
dürtüfl
dürtüfllemek
dürtüflmek
dürtüfltürmek
dürülmek
dürülü
dürüm
dürüm dürüm
dürümlemek
dürüst
dürüstlük,-¤ü
Dürzi
dürzü
düse
düstur
düfl
düflçü
düfle kalka
düfles
düfleslik,-¤i
düflefl
düfley
düfleyazmak
düfley çember
düfley düzlem
düfleylik,-¤i
düflkü
düflkün
düflkünlerevi
düflkünleflmek
düflkünlük,-¤ü
düflkün olmak
düfllemek
düflman
düflmanca
düflmanlaflmak
düflmanl›k,-¤›
düdüklü tencere
düflmanl›k,-¤›
164
08-Yaz›m K›lavuzu/162-182 21/07/2010 20:46 Page 164
