turkce sozluk - page 55

biçimi.
3.
mec.
Yozlaflm›fl, nitelikleri
bozulmufl:
Arabesk bir yaflam biçimi
vard›.
arabozan
ön a.
Ara bozucu (kimse).
ara bozucu
ön a.
‹ki ya da daha çok kifli
aras›ndaki yak›nl›¤›, dostlu¤u bozan
(kimse); arabozan; münaf›k.
ara bulucu
a.
Taraflar› uzlaflt›rmak için ça-
ba gösteren kifli, uzlaflt›r›c›.
arac›
a.
1.
Taraflarla iliflki kurarak anlaflma,
uzlaflma sa¤layan kifli:
Babam, iki aile-
nin bar›flmas›na arac› oldu.
2.
Bir mal›n
tüketiciye ulaflmas› s›ras›nda üreticiyle
tüketici aras›nda kazanç sa¤layan kifli,
toptanc›, perakendeci:
Arac›lar olmasa
meyveyi, sebzeyi çok daha ucuza al›r›z.
arac›l›¤›yla
be.
Arac› olarak, yoluyla, vas›-
tas›yla:
Bu ifli day›m›n arac›l›¤›yla bul-
dum.
arac›l›k, -¤›
a.
Arac› olma durumu, vas›ta.
arac›l›k etmek
araya girerek sorunu
çözmeye, anlaflmazl›¤› gidermeye çal›fl-
mak:
‹ki kardeflin bar›flmas› için arac›l›k
ettim.
ara cümle
a. dlb.
Ara tümce.
araç, -c›
a.
1.
Bir ifli yapmak için yararlan›-
lan her türlü nesne, vas›ta:
‹lk ses kay-
d›, fonograf denilen bir araçla yap›lm›fl-
t›r.
2.
Tafl›t:
‹fle, toplu tafl›ma araçlar›yla
gidiyorum.
3.
Ba¤lant› sa¤layan fley,
vas›ta:
Okumay› sevmem, Türkçe der-
sinde baflar›l› olmamda bir araç olmufl-
tur.
4.
mec.
Bir fleyi elde etmek, bir so-
nuç alabilmek için yararlan›lan fley ya
da kimse:
Ç›kar›n için beni araç olarak
kullanamazs›n.
arada bir
be.
Seyrek olarak, nadiren, za-
man zaman, ara s›ra:
Oraya arada bir
u¤rar›m.
ara deniz
a. co¤.
Okyanuslardan dar ve s›¤
bir bo¤azla ayr›lan, karalar›n aras›nda
kalm›fl deniz:
Ara denizlerden biri de
Ege denizidir.
Araf
a. (a:ra:f) Ar.
Cennet ile cehennem
aras›nda bulunan bir yer.
Arafat
öz. a. Ar.
Mekke yak›nlar›nda, hac›-
lar›n Kurban Bayram›’n›n arife günü
topland›klar› tepe.
ara kesit
a.
Çizgilerin, yüzeylerin ve kat› ci-
simlerin kesifltikleri yer.
araklamak
(-i) argo
Çalmak, afl›rmak, yü-
rütmek:
Cüzdan›m› araklam›fllar.
aralamak
(-i)
1.
Yar› aç›k duruma getir-
mek:
Kap›y› aralay›p bafl›n› d›flar› uzatt›.
2.
Aral›kl› duruma getirmek:
fiu s›ralar›
biraz daha aralay›n›z.
aral›k, -¤›
a.
1.
‹ki fley aras›ndaki aç›kl›k,
boflluk:
Pencereyi aral›k b›rak›n›z.
2.
Uygun durum:
Bir aral›k iflinizi görü-
rüm.
3.
S›ra, zaman:
O aral›k çok iflim
vard›.
4.
Y›l›n otuz bir gün süren on
ikinci ay›.
5.
Evin bölümleri aras›nda
geçit görevi yapan boflluk, koridor:
Bu
aral›ktan geçerek yatak odas›na gidebi-
lirsiniz.
6.
ön a.
ve
be.
Yar› aç›k:
Pence-
reyi aral›k b›rak, oda havalans›n.
7.
fiz.
ve
müz.
‹ki ses aras›ndaki uzakl›k.
8.
Zaman dilimi:
K›sa aral›klarla çal›flmala-
r›n› haftalarca sürdürdü.
aral›kl›
ön a.
1.
Aralar›nda aç›kl›k, boflluk
olan:
Çiçekleri aral›kl› olarak dikiniz.
2.
Yaz›da sat›rlar ya da sözcükler aras›nda
aç›kl›k olan:
Sat›rlar› fazla aral›kl› yaz-
may›n›z.
aral›ks›z
ön a.
1.
Aralar›nda aç›kl›k, bofl-
luk olmayan:
fiu evleri aral›ks›z yapm›fl-
lar.
2.
be.
Ara vermeden, sürekli:
Aral›k-
s›z sekiz saat çal›flm›flt›.
arama
a.
1.
Aramak eylemi.
2.
huk.
San›-
¤›n suç kan›tlar›n›n bulunaca¤› yerlerde
ya da üzerinde yap›lan araflt›rma.
ara-
ma yapmak
yasalar›n izin verdi¤i arafl-
t›rmay› gerçeklefltirmek:
Polis, flirketin
merkezinde arama yapt›.
arama emri
a. huk.
Bir yerde araflt›rma ya-
p›labilmesi için yetkili organlar›n verdi-
¤i izin ya da bu yetkili organlardan al›-
nan emir.
aramak
(-i)
1.
Bir fleyi ya da birini bulma-
ya çal›flmak:
Geçenlerde ald›¤›m kitab›
arabozan
aramak
55
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 55
1...,45,46,47,48,49,50,51,52,53,54 56,57,58,59,60,61,62,63,64,65,...688
Powered by FlippingBook