dikkat çekmiştir: “Anadolu’ya 1117 yılında uğrayan İdrisi halen eski adları kullanırken, 1330’larda buradan geçen İbn Batuta saf Türkçe adlar verir. Bu durum yaşanan dönüşümü çarpıcı biçimde ortaya koymaktadır”. İdrisi’nin haritasından bugünkü Türkiye sınırları içinde kaldığını düşündüğümüz kısım üzerinde -çizimin düzgün olmaması ve müellifin lokalizasyon hatalarından dolayı sıkıntılı olan haritada- yaptığımız çalışmada, toplam 265 isim tespit edilmiştir. Bu sayıdan deniz, dağ, nehir ve sınır dışında kaldığını bildiğimiz toplam 41 ismi
çıkardığımızda geriye 224 kalmaktadır ki, bu haliyle oldukça yüksek bir sayı kabul edilmelidir. Çünkü her ne kadar ilkçağ coğrafyacısı Batlamyus’taki sayı daha yüksek olsa da, Ortaçağ Türkiye’sini gösteren başka hiçbir haritada bu kadar fazla yerleşme merkezi gösterilmemiştir. Batlamyus’a göre daha büyük bir Dünya tasvir eden İdrisi, belki bu sebeple ayrıntıya fazla girememiş olabilir. Hatta daha az yerleşme isminin geçmesi, Bizans döneminde yaşanan ekonomik sıkıntı ve yerleşmelerin terk edilmesinin bir yansıması olarak ta düşünülebilir.
1 2 [3]