köy durumundaki birçok yer yüzyılın sonlarına doğru 400 vergi mükellefinin üstüne çıkarak küçük şehir konumuna geçmiştir. Bu ise XVI. yüzyılda dikkat çekici bir kentleşmenin yaşandığı anlamına gelir.
Hazırlanan haritalara göre şehir nüfuslarına bakılırsa, yüzyılın başlarında en büyük şehir -her dönem en fazla nüfuslu olan- İstanbul’dur ve hemen arkasından Bursa gelmektedir. Bu şehirlerin nüfus grubunda olmasa da peşlerinden gelen şehirler Ankara, Tokat ve Amid
(Diyarbakır)’tir. Yüzyılın sonlarında en büyük nüfus grubuna, yani İstanbul ve Bursa’nın yanına Ankara ve Kayseri de gelince, bu gruptaki şehir sayısı dörte çıkmıştır. Bunların hemen arkasından gelen grupta da yine artış yaşanmış, Tokat ve Amid’e Konya, Sivas, Ayntab (Gaziantep), Ruha (Urfa), Mardin ve Van şehirleri de eklenmiştir. Dolayısıyla, yüzyılın başında köy veya kasaba iken şehir konumuna yükselen merkezlerin sayısı fazla artmazken, küçük şehirlerin nüfusça kalabalıkşarak orta büyüklükteki şehir grubuna geçtiği, yani şehir
1 2 [3] 4