tekstil-dericilik oluşturuyor, bunların arkasından ev ve tarım araç-gereçleri, savaş araç-gereçleri ve ulaşım için gerekli araç-gereçlerin üretimi, çini-seramik imali geliyordu. Gemi inşa sanayii ise devletin bizzat organize edip elinde tuttuğu az sayıdaki “büyük sanayi”ye örnek olarak verilebilir. Temel sanayi ürünleri her yerde üretilmesine rağmen, silah, savaş sanayi ve gemi üretimi gibi daha fazla uzmanlık ve teknoloji isteyen sanayi dalları İstanbul başta olmak üzere belli yerlerde toplanmıştı. Ayrıca, yöresel şartlar gereği hammaddenin daha fazla ve ucuz
olduğu yerlerde buna bağlı sanayi kolları gelişmişti. Örneğin, batı Anadolu’da kuvvetli bir pamuklu sanayi, Ankara, Çankırı ve Tosya’da sof sanayi, Bursa ve İstanbul’da ipekli sanayi, İstanbul yanı sıra Selanik’te çuha sanayi, Edirne’de deri işleri ve ayakkabı sanayi de önemliydi ve bu sektörler Avrupa ile kuzey memleketlerine önemli miktarda ihracat yapabilmekteydi.
Üretici ile tüketici arasındaki bağlantıyı kuran ve böylece sadece bağlantı kurduğu bu iki tarafın değil faaliyeti yürütenin kendi ekonomisini de şekillendirmesi bakımından ticaret, insanlık kadar
1 [2] 3