Çok geçmeden, uzaktan minik ayak seslerinin yaklafl-
t›¤›n› duydu ve kimin geldi¤ini görebilmek için gözlerini
kurulad›. Gelen, beyaz tavfland›. Çok fl›k giyinmiflti. Bir
elinde bir çift deri eldiven, di¤er elinde ise bir yelpaze
tutuyor ve aceleyle yürüyordu.
— Ah Düfles! Ah Düfles! Onu bekletirsem ne kadar
da k›zacak bana!
Alice o kadar umutsuzdu ki, tavflan yaklaflt›¤› zaman
kibarca ona seslendi. Korkuyla sݍrayan tavflan, eldiven-
lerle yelpazeyi elinden düflürüp h›zla karanl›kta kayboldu.
Alice eldivenleri ve yelpazeyi yerden al›p sallad›:
— Aman Allah’›m! Bugün her fley çok garip! Oysa
dün her fley ne kadar da normaldi. Acaba gece baflka
biriyle mi de¤ifltirildim? Dur biraz düflüneyim; sabah
uyand›¤›mda ben ayn› kifli miydim? Londra Paris’in bafl-
kenti ve Paris de Roma’n›n baflkenti ve Roma da... Ha-
y›r, bunlar›n hepsi yanl›fl, eminim! Mabel’le de¤ifltirilmifl
olmal›y›m! Bir de ¡Küçük Çal›flkan™ fliirini söylemeye ça-
l›flay›m!
Alice, sanki ders anlat›yormufl gibi ellerini kuca¤›nda
birlefltirerek fliiri okumaya çal›flt›. Ne var ki sesi sanki
baflka birinin sesi gibi ç›k›yor, söyledi¤i sözler hiç de es-
kiden söylediklerine benzemiyordu:
— Bunlar do¤ru kelimeler de¤il! Demek ki Mabel ol-
muflum! Gidip o kötü evde yaflamam gerekecek ve oy-
nayacak hiç oyunca¤›m olmayacak! E¤er art›k Ma-
bel’sem ben burada kal›yorum! Ah anneci¤im, diyerek
10
Z-Alice harikax 28/01/2008 13:24 Page 10
