s›rada, daha önce fark etmedi¤i alçak bir perde gördü.
Perdenin arkas›nda küçücük bir kap› vard›. Alice kü-
çük alt›n anahtarla bu kap›y› açt›¤›nda, karfl›s›na fare
deli¤i kadar bir geçit ç›kt›. Diz çöküp geçitten içeri bak-
t›¤›nda, dünyan›n en güzel bahçesiyle karfl›laflt›. Bu sa-
londan kurtulup parlak renkli çiçeklerin ve serinletici f›s-
kiyelerin aras›nda dolaflmay› çok istiyordu. Ancak kafa-
s› bile kap›dan geçmiyordu. ¡Kafam geçse bile, omuzla-
r›m geçmez!™ diye düflündü zavall› Alice. ¡Keflke flöyle
bir dürbün gibi katlan›p küçülebilseydim! Asl›nda nereden
bafllayaca¤›m› bilsem, bunu yapabilirim!™
Alice’in bafl›na gelenler o kadar garipti ki, art›k ne-
redeyse hiçbir fleyin olanaks›z olmad›¤›n› düflünüyordu..
Üzerinde baflka bir anahtar ya da en az›ndan insan-
lar›n nas›l dürbün gibi küçülebileceklerini anlatan bir reh-
ber kitap olmas›n› umarak tekrar masan›n bafl›na geri
döndü. Masan›n üzerinde bu kez küçük bir flifle duruyor-
du. Boynuna ba¤l› etikette ¡Beni ‹ç™ yaz›yordu.
¡Beni ‹ç™ demek kolayd› tabi ama Alice’in bu konuda
acele etmeye hiç niyeti yoktu.
— Önce bir gözden geçireyim, bakal›m üzerinde
¡Zehir™ yaz›yor mu, dedi
fiiflenin üzerinde ¡Zehir™ yaz›s› göremeyen Alice, flifle-
yi cesaretle bafl›na dikti ve içindekinin hepsini bitirdi. ‹çin-
deki her neyse, tad› güzeldi.
— Ne garip bir duygu bu! Galiba gerçekten de bir
dürbün gibi katlan›yorum!
7
Z-Alice harikax 28/01/2008 13:24 Page 7