olurlar, yalan söylemesini beceremezler. Okulda ilk daya¤›n›
yiyecek. Cezas›n› çeksin.”
Bahçeye ç›k›p oyun oynayan arkadafllar›n›n yan›na gitti.
Ders bafllad›¤›nda, hep Becky’yle ilgilendi. Yüzünün kayg›l›
durumu, Tom’da en küçük bir ac›ma duygusu uyand›rmasa
da ona yard›m etmesi gerekti¤ini düflünüyordu.
S›ra okumaya gelince, Becky, Tom’un her davran›fl›n›
gözlemeye bafllad›. Becky, Tom’a, kitaba mürekkebi kendisi-
nin dökmedi¤ini söylemeyecekti elbette. Bu, durumunu daha
da güçlefltirirdi. Becky, Tom’un dayak yemesine sevinmeli mi,
yoksa üzülmeli mi, bunu bilemiyordu. Bir ara, mürekkebi Alf-
red Temple’›n döktü¤ünü söylemek istedi, ama vazgeçti. Na-
s›l olsa, kitab› kendisinin y›rtt›¤›n› söylerdi Tom.
Tom, daya¤› yiyip yerine döndü. Dalg›nl›kla mürekkebi
kendisinin devirdi¤ini san›yordu.
Bir saat sonra s›n›fta, ders çal›flan çocuklar›n uyku getiri-
ci m›r›lt›lar›ndan baflka ses duyulmad›¤› s›rada, ö¤retmen
çekmeceyi aç›p kitab› ald›. Geriye yaslanarak okumaya bafl-
lad›.
Tom, Becky’ye gizlice bir göz at›nca, onun avc›ya yaka-
lanm›fl bir tavflan gibi korktu¤unu gördü. K›zg›nl›¤›n› unut-
mufl, özveride bulunmaya çal›fl›yordu. Bir fleyler yapmas› ge-
rekti¤ini biliyordu, ama kafas› durmufltu sanki.
Ö¤retmen, bir ara s›n›fa bak›p öfkeyle ba¤›rd›:
– Kim y›rtt› bu kitab›?
80