m›fl. Hoca Efendi gelmifl. Kavu¤unu giymek için yerin-
den kald›r›r kald›rmaz içindeki kufl, ¡P›rrr!™ diye uçmufl.
Hoca Efendi’nin çok can› s›k›lm›fl.
— Bunu kim yapt›, diye çocuklara sormufl.
Bizim amcay› göstermifller. O, gülüp duruyormufl.
— Yine mi Tahir? Getirin! Y›k›n, demifl.
Büyük çocuklardan birkaç› kendisini yakalam›fllar.
Hoca Efendi'nin karfl›s›na getirmifller.
— Aman Hoca Efendi! Ben yapmad›m! Günah›ma
girmeyiniz, diye yalandan yalvarmaya bafllam›fl.
Hoca Efendi dinler mi? Durmadan;
— Y›k›n, dermifl.
Gittikçe öfkesi artm›fl. Sonunda bunu y›km›fllar. O
kay›fll› falakaya koflmufllar. Seyret flimdi bizim amcan›n
kurnazl›¤›n›! Me¤er önceden bafl›na gelece¤i biliyor-
mufl. Kay›fl› keserek balmumu ya da çam sak›z› gibi bir
fley ile yap›flt›rm›fl imifl. Ayaklar›n› sarst›¤› gibi kay›fl
kopuvermifl. Gözünün önüne getir: Okulun kap›s› fala-
ka de¤nek yerine ne kadar yak›nd›r! Oradan bir f›r-
lam›fl. Falakan›n iki ucu tutanlar›n ellerinde kalakalm›fl...
Kap›dan y›ld›r›m gibi ç›kt›¤›n› görmüfller. Tahir'i bir da-
ha bulabilirsen bul!..
Ben, bizim amcan›n bu kurnazl›¤›na hayran kald›m.
A¤abeyim fikir yürüterek dedi ki:
— Öteki zincirli falaka galiba bu olaydan sonra
ortaya ç›km›fl.
22
Ömerin Çocuklu u SON 06/11/2007 19:12 Page 22