kes Florida hakk›nda, bu eyaletin Tampa kenti hakk›nda bilgi
alabilmek için, birbiriyle yar›fl ediyordu âdeta.
Bu ilgiyi gören baz› aç›kgözler, kaflla göz aras›nda, kapa-
¤›nda Florida ad› geçen kitaplar yay›mlay›verdiler. ‹nsanlar,
bu kitaplara âdeta hücum etti.
Baflkan Barbicane’inse böyle yay›nlar› de¤il okumak, ad-
lar›n› inceleyecek bile zaman› yoktu. Colombiad’›n döküm ifli-
ni yak›ndan izliyordu. Cambridge Gözlem Evi’ne yeterli para
vererek, gök dürbününün bir an önce yap›lmas›n› istedi. Gül-
lenin yap›m› için Albany’de, Breadwill firmas›yla bir anlaflma
imzalad›.
Baltimor’da bütün bu çal›flmalar yap›ld›ktan sonra, yan›na
Maston’la Elphiston’› ve New York’tan gelen Goldspring fab-
rikas›n›n müdürünü alarak kentten ayr›ld›.
Ertesi gün, New Orleans (Niv Orli›ns)’ta deniz kuvvetleri-
nin onun emrine verdi¤i Tampico (Tampiko) adl› bir hücumbo-
ta bindiler. Hiç zaman kaybetmeden yola ç›kt›lar.
‹ki gün sonra Florida k›y›lar› göründü.
Günlerden 22 Ekimdi. Akflam›n yedisinde karaya ç›kt›lar.
Gemi karaya yaklaflt›ktan sonra, Barbicane, k›y›lar› incele-
meye bafllad›. Buras› alçak ve düz bir k›y› fleridiydi. Pek ve-
rimli görünmüyordu.
Barbicane, çok heyecanl›yd›. Bir mimar, herhangi bir ya-
p›ya bafllamadan önce nas›l topra¤› incelerse, baflkan da
ayakkab›s›n›n ökçesiyle topra¤a vurarak, daha ilk ad›mda bir
fleyler ö¤renmek ister gibiydi.
129
