Sabaha yak›n, yafll› Tom’un pusuladan ay›rmad›¤› gözle-
ri hipnotizma edilmifl gibi bulan›verdi; yafll› adam›n bilinci
kayboldu. Uyku ve uyan›kl›k aras›nda k›sa bir süre geçti. Dü-
mene yaklaflan gölgeyi göremedi. Gelen Negoro’ydu. Pusula
kutusunun içine koydu¤u bir demir parças›, m›knat›sl› ibreyi
etkileyerek pusulay› bozacakt›. Gerçekten pusula, k›rk befl
derecelik bir sapma göstermeye bafllam›flt›. Kuzeydo¤uyu
gösteriyordu.
Tom dalg›nl›¤›ndan s›yr›lm›flt›. Pusulaya bak›yordu. Ge-
minin rotas›ndan ç›kt›¤›n› zannederek dümeni göstergeye
göre, k›rk befl derece kuzeydo¤uya k›rd›. Pilgrim, do¤uya gi-
derken güney yönüne dönmüfl oluyordu.
* * *
Bu olaydan sonra, gemide kayda de¤er baflka bir fley ol-
mad›. Dick Sand, öteki gemilerin seyrettikleri alana girdikleri-
ni san›yordu. Horn Burnu’nu geçen ‹ngiliz ve Frans›z gemile-
rine mutlaka rastlamalar› gerekiyordu. Oysa ki, bugüne dek
hiçbir gemiye rastlayamam›fllard›.
Dick Sand’in bilmedi¤i iki neden yüzünden gemi yolundan
sapm›flt›. Birincisi, güney yönündeki ak›nt›lar, Pilgrim’i daha
güneye sürüklemiflti. ‹kincisi, Negoro’nun bozdu¤u pusulan›n
yönü yanl›fl göstermesiydi.
20 fiubatta barometre bozuk havay› gösteriyordu. Ya¤-
mur ya¤acakt›. Dick Sand gereken önlemleri almakta gecik-
26
