r›na kar›flarak çevresini sar›yordu. Gözleri kapal›yken ta-
mam›yla düfller ülkesindeydi. Buna karfl›l›k, o er geç gözle-
rini açaca¤›n› ve her fleyin donuk bir gerçe¤e dönece¤ini bi-
liyordu. Otlar, sadece rüzgârla e¤ilecek; çay fincanlar›n›n
gürültüsü, kuzular›n boynundaki çan sesleri, Kraliçe’nin se-
si, çoban›n sesi, çocu¤un aks›rmas›, Gryphon’un 盤l›¤› ve
bütün garip sesler, ilerdeki bir çiftli¤in gürültüsü hâlini ala-
cakt›. Uzaktaki koyun sürülerinin sesleri, Kaplumba¤a’n›n
h›çk›r›klar› olacakt›.
Sonunda, küçük k›z kardeflinin, bir gün han›mefendi
olaca¤›n› düflündü. O, bütün s›k›nt›l› y›llara karfl›l›k sadeli-
¤ini ve çocuklu¤undaki iyi kalplili¤ini kaybetmeyecek; ço-
cuklar› çevresine toplay›p onlara peri masallar›, hatta o
düfller ülkesine ait çok eski bir düflünü anlat›p onlar› flafl›r-
tacakt›. Kendi çocuklu¤unu ve mutlu yaz günlerini an›msa-
y›p onlar›n basit dertlerini anlayacak, sevinçleriyle mutluluk
duyacakt›...
SON
80