seyretti. Anlafl›lan, Nautilus sald›rmak için sabah› bekli-
yordu.
Saat yedide Nautilus h›z›n› azaltm›fl ve sald›r›ya ha-
z›rlanm›flt›. Denize atlamak için, biz de haz›r olmal›yd›k.
Güverteye ç›kmak üzereydik ki, güvertenin kapand›¤›n›
gördük. Üstelik tanklara da su dolmaya bafllam›flt›. Geç
kalm›flt›k.
Savafl gemisine, Nautilus’un suyun yüzünden sald›-
raca¤›n› düflünmüfltüm; fakat yan›lm›fl›m. Su alt›ndan
sald›racakt›.
Ned ve Conseil’in kamaras›na gittim. Beklemeye
bafllad›k. Nautilus, h›z›n› art›rarak maksimum h›za erifl-
ti. Neredeyse çarp›flma olacakt›. Soluklar›m›z› tutup
bekledik.
Birden, fliddetli bir çarp›flmayla yere yuvarland›k.
Kendimizi toparlay›p oturma odas›na kofltuk. Kaptan
Nemo, o anda aç›lan pencereden d›flar›ya bak›yordu.
Yüzünde hiçbir ifade yoktu. Ne sevinçli ne de kederliydi.
Savafl gemisinin teknesindeki büyük yaradan içeriye su-
lar doluyor ve gemi h›zla bat›yordu.
Batan gemiden kurtulan olmad›. Yüzmeye çal›flan
bir kaç gemici de, geminin batarken yapt›¤› girdapta
kaybolup gitti.
Kaptan Nemo odas›na do¤ru giderken, arkas›ndan
bakt›m. Yata¤›n›n kenar›nda, yere diz çöktü¤ünü gör-
düm. Genç bir kad›n ve iki küçük çocu¤un foto¤raf›na
bak›p a¤l›yordu.
* * *
76