327
• neflesi kaçmak:
Sevinci azalmak.
Haberi duyunca neflem kaçt›.
• neflesini bulmak:
Neflelenmek.
Akflama do¤ru ancak neflesini bulmaya bafllad›.
• Ne flifl yans›n, ne kebap:
Her iki taraf da zarar görmesin, orta yol bulunarak sonu-
ca var›ls›n.
Öyle bir çözüm bul ki ne flifl yans›n, ne kebap.
• Ne tad› var, ne tuzu:
Be¤enilecek bir fley de¤il, anlam›nda kullan›l›r.
Bunun da ne tad› var, ne tuzu.
• ne var ki:
Ancak, ama.
Çok çabal›yor, ne var ki baflar›l› olam›yor.
• Ne var, ne yok:
Ne gibi haberler var?
Sizde ne var, ne yok?
• ne yap›p yap›p:
Bir çözüm yolu bularak, anlam›nda söylenir.
Ne yap›p yap›p onunla bar›flacaks›n.
• Ne yârdan
(*)
geçer, ne serden
(**)
:
‹stedi¤ini elde etmesi için özveride bulunmas› gerekiyor.
Ama o, özveride bulunmad›¤› gibi, iste¤inden de vaz-
geçmiyor.
O da ne yârdan geçer, ne serden.
• Ne yazar:
Ne önemi var, neye yarar.
Gelmesin, ne yazar!
(*) yâr:
Sevgili, dost.
(**) ser:
Kafa.
Deyimler/322-342 21/07/2010 21:01 Page 327
