328
• neye u¤rad›¤›n› bilememek:
Birdenbire umulmad›k üzücü bir durumla karfl›lafl›p do-
nakalmak.
Ba¤›r›p ça¤›rmaya bafllay›nca neye u¤rad›¤›m› bileme-
dim.
• Neyin nesi, kimin fesi
(*)
:
Nas›l bir kiflidir, anlam›nda kullan›l›r.
Neyin nesi, kimin fesi bu çocuk?
• nikâh k›ymak:
(Nikâh memuru) Evlenecek çiftlerin nikâhlanma ifllemini
gerçeklefltirmek.
Nikâh memuru bugün beflinci kez nikâh k›y›yor.
• niflan› atmak (bozmak):
(Kad›n ya da erkek) Niflandan vazgeçmek.
Niflan› att›, ama nedenini bilmiyorum.
• niyeti bozuk:
Kötü bir davran›flta bulunmay› tasarlayan kimseleri nite-
lemek için söylenir.
Niyetinin bozuk oldu¤unu hissettim.
• niyet tutmak:
Fal bakt›r›rken ya da kendi kendine, olmas›n› istedi¤i
fleyi akl›ndan geçirmek.
Niyet tuttun mu?
• noktas› noktas›na:
bk. harfi harfine.
• not almak:
Söylenenleri özetleyerek yazmak.
Ö¤retmenin söylediklerini not ald›m.
• not etmek:
Bir konuyu çok k›sa olarak yazmak.
Söylenenleri not ettim.
(*) fes:
Eskiden kullan›lan bir tür bafll›k.
Deyimler/322-342 21/07/2010 21:01 Page 328