mek/ nişan almak
aimless
(eymlıs) gayesiz, ba-
şıboş
air
(e:) hava
airplane
(e:pleyn) uçak
airport
(e:po:t) havaalanı
airways
(e:weyz) hava yolları
aisle
(ayl) arayol, geçit, koridor
alarm
(ıla:m) tehlike işareti,
alarm
alarm clock
çalar saat
album
(elbım) albüm,fotoğraf,
pul
alcohol
(elkıhol) alkol, ispirto
Algeria
(alciıriı) Cezayir
alibi
(elıbay) suç işlendiği sı-
rada başka yerde olduğunu
kanıtlama
alien
(eylyın) yabancı, ecnebi
alike
(ılayk) benzer / aynı şe-
kilde
alimony
(alımoni) nafaka
alive
(ılayv) canlı / hayatta
ali
(o:l) bütün, hep, tüm
allergy
(elıci) alerji
alley
(ali) geçit, dar sokak
alliance
(ılayns) anlaşma, itti-
fak
alligator
(eligeytı) timsah
allow
(ılau) izin vermek
all right
(o:l rayt) iyi, peki, ta-
mam / bir şeyi yok, sağlıklı
almond
(a:mınd) badem
almost
(o:lmoust) hemen he-
men, neredeyse
alone
(ıloun) yalnız, tek, sade,
tek başına
along
(ılong) boyunca, süre-
since
aloud
(ılaud) yüksek sesle
alphabet
(elfıbet) alfabe
already
(olredi) daha şimdi-
den, çoktan, bile, zaten
He
has already sold his car.
Otomobilini çoktan satmış du-
rumda.
also
(o:lsou) dahi, de, da
alternative
(oltö:nıtiv) ikisin-
den birini seçme, seçenek,
şık, çare
although
(o:ldou) her ne ka-
dar ise de, rağmen
Although
he is a bookseller, he doesn’t
read much. Bir kitap satıcısı
olmasına rağmen çok oku-
maz.
altitude
(altıtu:d) yükseklik, ir-
tifa
altogether
(o:ltıgedı) hep be-
raber, tamamen
always
(o:lweyz) daima, her
zaman
am
(em)
“to be”
filinin
“I”
ile
şimdiki zamanda kullanılan
şekli
a.m.
(eyem) öğleden evvel
-14-
aimless
