baby
(beybi) bebek (canlı)
bachelor
(beçılı) bekâr
(erkek)
back
(bek) geri, arka, sırt
Please come back in five mi-
nutes.
Lütfen beş dakika içinde
(sonra) gelin (dönün).
backache
(bekeyk) sırt ağrısı
back
(bek) arka çıkmak,
desteklemek
backbone
(bekboun) belke-
miği, omurga
backfire
(bekfayır) geri tep-
mek
backgammon
(bekgemın)
tavla
background
(bekgraund) ar-
ka plan, fon, zemin; özgeçmiş
backstage
(beksteyc) kulis,
perde arkası
backward
(bekwid) geri / ge-
lişmemiş, arkaya doğru
backyard
(bekya:d)
arka bahçe
bacon
(beykın) domuz sucu-
ğu
bacteria
(baktiıriı) bakteri
bad
(bed) fena, kötü
badge
(bec) rozet, nişan
badtempered
(bedtempırd)
kötü huylu, ters
baffle
(befıl) şaşırtmak
bag
(beg) torba, çanta
baggage
(begıc) bagaj, yolcu
eşyası
bait
(beit) olta yemi / yem
(mecaz)
bake
(beyk) fırında pişirmek
baker
(beykı) fırıncı
bakery
(beykıri) fırın
balance
(belins) denge/terazi
balcony
(belkini) balkon
bald
(bo:ld) kel/dazlak .
ball
(bo:l) top / mermi / balo
ballerine
(belıri:nı) balerin
balet
(beley) bale
ballot
(belit) oy vermek / oy
pusulası
ballpoint
(bo:lpoint) tükenmez
kalem
ban
(ben) yasak/yasak etmek
banal
(bına:l) adi, bayağı
banana
(bına:nı) muz
band
(bend) şerit, kuşak/
bando, müzik grubu, topluluk
bandage
(bendic) sargı
bandit
(bendit) haydut
B