ing turk soz - page 50

display
(displey) gösteri /
teşhir etmek, sergilemek /
sergi, gösteri
displease
(displi:z) gücendir-
mek
dissolve
(dizolv) erimek, eritmek
distance
(distıns) mesafe,
uzaklık
distant
(distınt) uzak
distinct
(distinkt) belirli, açık/
ayrı, farklı
distinction
(distinkşın) ayır-
ma/fark, ayırım
distinguished
(distinguişt)
ünlü, seçkin, kibar
distract
(distrekt) (zihni) başka
tarafa çekmek, dikkatini dağıt-
mak
distribute
(distribyu:t) dağıt-
mak, paylaştırmak
district
(distrikt) bölge, semt
distrust
(distrast) güvenme-
mek
disturb
(distöıb) rahatsız
etmek, tedirgin etmek
ditch
(diç) hendek
dive
(dayv) suya dalmak
diver
(dayvı) dalgıç
diverge
(daivö:c) ayrılmak,
birbirinden uzaklaşmak
diverse
(daivö:s) çeşitli
divert
(daivö:t) ilgiyi başka ta-
rafa çekmek
divide
(divayd) bölmek
ayırmak / bölme işlemi yap-
mak
divine
(divayn) ilahî, ulu, kut-
sal
divisible
(divizibıl) bölünebilir
divorce
(divo:s) boşanma,
boşanmak, boşamak
dizzy
(dizi) başı dönen, ser-
sem
do
(du:) yapmak
dock
(dok) rıhtım
doctor
(daktı) doktor
document
(dokiumınt) vesika,
belge
dog
(dog) köpek
doll
(dol) bebek (oyuncak)
dollar
(dolı) dolar
dolphin
(dolfin) yunus balığı
dome
(dom) kubbe
domestic
(dımestik) evcil
donate
(doneyt) bağışlamak,
hediye etmek
donkey
(donki) eşek
donor
(donır) veren, verici /
bağışlayan kişi
door
(do:) kapı
dormitory
(domitıri)
yatakhane, koğuş
-51-
dormitory
1...,40,41,42,43,44,45,46,47,48,49 51,52,53,54,55,56,57,58,59,60,...319
Powered by FlippingBook