gratitute
(gretityu:d) minnet-
tarlık, şükran, borçlu olma
grave
(greyv) mezar / ciddi /
düşünceli / önemli / ağırbaşlı
graveyard
(greyvya:d) me-
zarlık
grease
(gri:s) makine yağı,
gres yağı
great
(greyt) büyük, ulu / harika,
Greece
(gri:s) Yunanistan
greed
(gri:d) hırs, açgözlülük
Greek
(gri:k) Yunanlı /
Yunanca
green
(gri:n) yeşil
greengrocer
(gri:ngrosı)
manav
greet
(gri:t) selamlamak
grey
(grey) gri
greyhound
(greyhaund) tazı
grief
(gri:f) keder, hüzün
grin
(grin) sırıtmak / sırıtma
grind
(graynd) ezmek, ufala-
mak, öğütmek
grip
(grip) sıkıca tutmak
groan
(groun) inlemek
grocer
(grousı) bakkal
groom
(gru:m) seyis / damat
ground
(graund) yer, zemin /
alan / arazi
group
(gru:p) grup, topluluk
grow
(grou) büyütmek, yetiş-
tirmek, olmak, büyümek
growl
(graul) hırlamak
grown-up
(grounap) yetişkin
growth
(grout) büyüme,
gelişme
guarantee
(gerınti:) kefil /
kefil olmak, garanti etmek
guard
(ga:d) korumak / bekçi
guess
(ges) tahmin
guest
(gest) misafir, konuk
guide
(gayd) kılavuz, rehber
guilt
(gilt) suçluluk, suç
guilty
(gilti) suçlu
guitar
(gita:) gitar
gulf
(galf) körfez
gull
(gal) martı
gulp
(galp) yudum / yutmak
gum
(gam) diş eti
/
zamk /
sakız, çiklet
gun
(gan) silah, top, tüfek
guts
(gats) bağırsaklar / ce-
saret
gutter
(gatı) oluk
guy
(gay) adam, herif
gym
(cim) cimnastik salonu
gymnastics
(cimnastiks)
jimnastik
Gypsy
(cipsi) çingene
-69-
Gypsy