Holland
(holınd) Hollanda
hollow
(holou) içi boş, çukur
holy
(houli) kutsal
home
(ho:m) ev
homeless
(houmlıs) evsiz,
barksız
homework
(houmwö:k) ev
ödevi
honest
(onıst) dürüst, namuslu
honesty
(onısti) dürüstlük
honey
(hani) bal
honeymoon
(hanimu:n) balayı
honk
(hank) korna çalmak
honour
(onı) namus, şeref /
hürmet göstermek
honourable
(onırıbıl) muhte-
rem, şerefli
hood
(hu:d) başlık / (otomobil
vs.) kaput, motor kapağı
hoof
(hu:f) toynak, at, sığır vb.
hayvanların tırnağı
hook
(huk) kanca, çengel
hoop
(hu:p) halka, çember
hop
(hop) sekmek, sıçramak
hope
(houp) ümit / ümit etmek
hopeless
(houplıs) ümitsiz
horizon
(hırayzın) ufuk
horizontal
(horizontıl) yatay
horn
(ho:n) boynuz / klakson
hornet
(ho:nıt) eşek arısı
horoscope
(horıskoup) yıldız falı
horrible
(horibıl) berbat, kor-
kunç
horror
(horı) dehşet, korku
horse
(ho:s) at
hose
(houz) hortum, su hor-
tumu
hospitable
(haspitıbıl) konuk-
sever
hospital
(hospitıl) hastahane
host
(houst) ev sahibi, otel
sahibi
hostage
(hostic) rehine, tutsak
hostel
(hostıl) öğrenci yurdu /
ucuz pansiyon
hostess
(houstıs) ev sahibesi /
hostes
hostile
(hostayl) düşmanca
hostility
(hostilıti) düşmanlık
hot
(hot) sıcak / acı
hot dog
(hot dog) sosisli
sandviç
hotel
(houtel) otel
hound
(haund) tazı, av köpeği
hour
(auı) saat (zaman)
house
(haus) ev, mesken
household
(haushould) ev
halkı
housemaid
(hausmeyd) ev
hizmetçisi
housewife
(hauswayf) ev ka-
dını
-73-
housewife
