flesh
(fleş) (yenmez) et / vü-
cut
flight
(flayt) uçuş
flirt
(flö:t) flört etmek, kur
yapmak
float
(flout) yüzmek, batmamak
flock
(flak) sürü, küme, kala-
balık
flood
(flad) sel, taşkın / sel
basmak, taşmak
floor
(flo:) oda zemini / kat /
döşeme
flour
(flauwı) un
flourish
(floriş) gelişmek,
ilerlemek
florist
(florist) çiçekçi
flow
(flo) akmak
flower
(flauwı) çiçek
flu
(flu:) grip
fluent
(fluınt) akıcı, düzgün
fluid
(flu:id) sıvı
flush
(flaş) yüz kızarmak / şa-
şırmak / su fışkırtarak temizle-
mek / fışkırtma / sifon çekmek
flute
(fluıt) flüt
fly
(flay) uçmak / sinek
flying
(flaying) uçan
foam
(fom) köpük
fog
(fog) sis
fogy
(fogi) sisli
fold
(fould) kıvrım, kat /
katlamak
folk
(fouk) halk
follow
(falou) takip etmek,
izlemek
folly
(foli) budalalık, çılgınlık
fond
(fond) seven, hoşlanan
food
(fu:d) yemek, gıda, yiye-
cek
fool
(fu:l) aptal / aldatmak,
kandırmak
foolish
(fu:liş) akılsız/ aptal-
ca, saçma
foot
çoğulu
feet
(fut, fi:t) ayak
football
(futbo:l) futbol
footman
(futmen) uşak
footnote
(futnout) dipnot
footpath
(futpa:t) patika
footprint
(futprint) ayak izi
for
(fo:) için
forbid
(fobid) yasaklamak,
menetmek
force
(fo:s) kuvvet / mecbur
etmek, zorlamak
fore
(fo:) ön taraf
forecast
(fo:ka:st) tahmin
(hava)
forefinger
(fo:fingır) işaret
parmağı
forehead
(fo:hed) alın
foreign
(forın) yabancı
-63-
foreign
