49
• Bin bilsen de bir bilene dan›fl.
‹nsan bir fleyi ne kadar iyi bilirse bilsin, kendisinden da-
ha iyi bilen biri bulunur. Bu nedenle, bir ifle giriflmeden
önce, bilgili oldu¤u herkesçe bilinen kimseye ak›l sorul-
mal›d›r.
• Bin dost az, bir düflman çok.
‹nsan çok dost edinmelidir. Çok dostun olursa, onlardan
yararlanma olana¤›n da çok olur. Ama bir tek düflman›n
olsa bile, her an zarara u¤rama tehlikesi içinde olursun.
• Bin nasihatten
(*)
bir musibet
(**)
ye¤dir.
Yanl›fl yolda olan kifliye verilen say›s›z ö¤üt, onun do¤-
ru yola gelmesini sa¤lamaz. Ama tuttu¤u yolda bafl›na
gelen bir y›k›m, onun akl›n› bafl›na getirir.
• Bin ölçüp bir biçmeli.
Bir ifle giriflilmeden önce iflin bütün yönleri iyice düflü-
nülmelidir. O iflin sonucu da iyi hesaplanmal›d›r. ‹fl bafl-
lad›ktan sonra duyulacak piflmanl›k, o iflin düzelmesini
sa¤lamaz.
• Bin tasa bir borç ödemez.
Borcu ödeme konusunda kayg›lanman›n bir anlam›
yoktur. Borçlu, borcunu ödeme yollar›n› aray›p bulmal›-
d›r.
• Bir adama k›rk gün ne dersen o olur.
Bir kimse, sürekli etki alt›nda b›rak›l›rsa, en sonunda et-
kileyenin istedi¤i gibi bir kiflilik kazan›r. Deli dersen deli,
ak›ll› dersen ak›ll› olur.
(*) nasihat:
Ö¤üt.
(**) musibet:
Ans›z›n gelen y›k›m.
05 Atasözleri3_44-54 21/07/2010 21:21 Page 49
