diler.
Billy (Bili)’nin kollar› yoktu. Her iki kolunu da savaflta kay-
betmiflti. Ama bundan üzülür gibi bir hâli yoktu.
– Ah, dedi. Savafl olsayd›, biz de durmadan yeni yeni top-
lar icat ederdik. Oysa art›k say›n generallerimiz masalar›ndan
kalkmak bilmiyorlar. Her fley k⤛t üzerinde. Komutanlar›n
hepsi tek fleyle ilgileniyor: Yazmak, çizmek...
Yarbay Blomberry (Blomberi), arkadafl›n› do¤rulad›.
Maston (Mest›n), bafl›n› kafl›d›. Burada biraz aç›klama
yapmak gerekecek. Çünkü Maston’›n kafas›n›n büyükçe bir
bölümü, yara alm›fl ve yara alan yerleri reçineyle ve s›v› ma-
denlerle s›vanm›flt›. Eline gelince; bilekten koptu¤u için, bir
çengel tak›lm›flt›.
– Savafl ç›kaca¤› falan yok, dedi. Yepyeni bir top yapmak
için öyle parlak bir projem var ki... Hofl, ben yine de çal›fl›yo-
rum. Projemle ister ilgilenirler, ister ilgilenmezler.
Arkadafllar› merakla do¤ruldular:
– Maston, nas›l bir top bu?
– Sizler de be¤eneceksiniz.
– Umar›m izin verirler.
Yine iç çekerek düflündüler.
Maston gördü¤ü ilgiden hoflnuttu. Daha çok ilgi çekmek
için bir süre konuflmamay› ye¤ledi.
– Nas›l bir top? Anlatsana Maston!
– Neye yarar, dedi. Uzun zamand›r çal›fl›yorum, incele-
dim. Her fley haz›r. Ama eminim, bofluna yoruluyoruz.
94
