Deyimler sozlugu - page 350

350
• paraya para dememek:
1.
Çok para kazan›r durumda olmak.
‹flleri çok iyi gidiyor, paraya para demiyor.
2.
Bol para harcar durumda olmak.
Çok kazand›¤›ndan olsa gerek, paraya para demiyor.
• para yapmak:
Para kazan›p biriktirmek.
O evi alabilmek için para yapmas› gerekiyordu.
• para yat›rmak:
Gerekti¤inde almak üzere bir yere para vermek.
Bankaya para yat›rmaya gidiyorum.
• para yedirmek:
Bir ifli yapt›rmak amac›yla bir kimseye rüflvet vermek.
Para yedirip iflini görmüfltü.
• para yemek:
1.
Gereksiz yere çok para harcamak.
Çok para yiyorsun.
2.
Görevli oldu¤u yerin olanaklar›ndan yararlanarak, bir
ifli yapmak için birinden rüflvet almak.
Para yiyerek bir otomobil sat›n alm›fl.
• park etmek (yapmak):
Tafl›t›, trafik kurallar›na uygun olarak bir yerde b›rak-
mak.
Arac›m› bir alt soka¤a park ettim.
• parma¤›na dolamak:
Bir konuyu, bir kimseyi her f›rsatta konuflmak, elefltir-
mek.
Sen de onu parma¤›na dolam›fls›n.
• parma¤›nda oynatmak (birini):
Bir kimseye her istedi¤ini yapt›rmak.
Babas›n› parma¤›nda oynat›yor.
Deyimler/343-363 21/07/2010 21:01 Page 350
1...,340,341,342,343,344,345,346,347,348,349 351,352,353,354,355,356,357,358,359,360,...464
Powered by FlippingBook