turkce sozluk - page 513

rant
a. Fr.
Bir ifle yat›r›lm›fl sermayenin ya
da kiraya verilmifl bir arazinin, bir bina-
n›n belirli süre içinde getirdi¤i gelir.
ranza
a. (ra’nza) ‹t.
Özellikle yat›l› okul, k›fl-
la, gemi gibi yerlerde iki katl› karyola.
rapor
a. Fr.
1.
Bir konu, bir durum, bir olay
ya da bir tasar› hakk›nda yap›lan incele-
me ve araflt›rma sonuçlar›n› içeren, gö-
revli kifli ya da kiflilerce haz›rlanm›fl ya-
z›.
2.
t›p
Hastal›¤›n tan›s›, hastan›n du-
rumu, tedavi süresi gibi bilgiler içeren;
bir hekim ya da sa¤l›k kurulu taraf›ndan
yap›lan muayene sonucunda haz›rlanan
yaz›l› belge.
raportör
a. Fr.
Rapor haz›rlayan kifli.
rap rap
a.
Uygun ad›mla yürüyen bir toplu-
lu¤un yürüyüfl s›ras›nda ç›kard›¤› ses.
rapsodi
a. Fr. müz.
Bölgesel ve ulusal mü-
ziklerden al›nm›fl konular›n kullan›ld›¤›
müzik parças›.
raptiye
a. Ar.
K⤛t, karton gibi fleyleri bir
yere tutturmaya yarayan, genifl bafll› ve
k›sa çivi görünümündeki araç.
raptiyelemek
(-i)
Raptiye ile tutturmak.
rasathane
a. (rasatha:ne) Ar.+Far.
Göz-
lemevi.
raspa
a. (ra’spa) ‹t.
Yüzeylerdeki kaba pü-
rüzleri gidermekte kullan›lan iri diflli tör-
pü.
rast
ön a. Far. esk.
1.
Do¤ru, düzgün.
2.
Rastlant›.
3.
Hedefi vurma.
rast gelmek
1)
rastlamak, karfl›laflmak, tesadüf et-
mek:
Yolda anneme rast geldim.
2)
dü-
flünmedi¤i, düflünülmedi¤i hâlde pay›na
düflmek:
Pastan›n en büyük parças› ba-
na rast geldi.
3)
hedefini bulmak:
S›kt›¤›
kurflun neyseki kimseye
rast
gelmedi.
rast gitmek
uygun düflmek, iyi yönde
geliflmek:
Bugün bütün ifllerim rast git-
ti.
rastgele
ön a. Ar.+T.
1.
Gelifligüzel, seçil-
memifl:
Rastgele bir adama sordu.
2.
be.
Gelifligüzel, seçmeden:
Birine rast-
gele yaklaflt›.
3.
ünl.
“‹fliniz rast gitsin”
anlam›nda, özellikle bal›¤a ç›kanlara
söylenen bir iyi dilek sözü.
rastlamak
(-e)
Karfl›laflmak, tesadüf etmek,
rast gelmek.
rastlant›
a.
Bilgi, istek d›fl› olan ya da hiçbir
nedene dayanmayan karfl›laflma, tesa-
düf.
rasyonalizm
a. Fr.
Ak›lc›l›k.
rasyonel
ön a. Fr.
Ak›lc›.
rasyonel say›
a. mat.
Tam ve kesirli say›la-
r›n ortak ad›.
raflitizm
a. Fr. t›p
Çocuklarda D vitamini ek-
sikli¤ine ya da dengesizli¤ine ba¤l› ola-
rak ortaya ç›kan bir kemik hastal›¤›.
raunt, -du
a. ‹ng. sp.
Boks karfl›laflmalar›n-
da devrelerden her biri.
ray
a. ‹ng.
Tren, tramvay gibi tafl›tlarda te-
kerleklerin üzerinde hareket etti¤i demir
yol.
rayiç, -ci
a. (ra:yiç) Ar.
Bir mal›n sat›fl ve
sürüm de¤eri.
razaki
a. bitb.
Kal›n kabuklu, oval biçimli,
çekirdekli bir tür üzüm.
raz›
ön a. (ra:z›) Ar.
Kabul eden, isteyen,
benimseyen.
raz› olmak
kabul etmek,
istemek, benimsemek:
Buna raz› de¤i-
lim.
Rb
kim.
Rubidyum elementinin simgesi.
re
a. müz.
1.
Gam (II) dizisinde “do” ile
“mi” aras›ndaki ses.
2.
Bu sesi gösteren
nota iflareti.
Re
kim.
Renyum elementinin simgesi.
reaksiyon
a. Fr.
1.
Tepki.
2.
kim.
Tepkime.
reaktör
a. Fr.
Kimyasal tepkime yaparak
üretim elde edilen endüstri kuruluflu:
atom reaktörü.
realist
a.
ve
ön a. Fr.
Gerçekçi.
realite
a. Fr.
Gerçeklik.
realizm
a. Fr.
Gerçekçilik.
recep, -bi
a. Ar.
Müslümanlarca kutsal sa-
y›lan üç aylar›n birincisi.
reçel
a. Far.
Baz› meyve ve sebzeleri fleker-
le kaynatarak haz›rlanan tatl›:
ayva reçe-
li.
reçete
a. (reçe’te) ‹t.
Hekimin, hastan›n te-
davisi için uygun gördü¤ü ilaçlar› ve
rant
reçete
513
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 513
1...,503,504,505,506,507,508,509,510,511,512 514,515,516,517,518,519,520,521,522,523,...688
Powered by FlippingBook