parken par›ldayan difllerini gördüler. Sonra hayvan yeniden
suya dald›. Rames:
– Bu yüzlerce y›ldan beri yaflayan bir timsaht›r, flimdi onu
gördük, dedi.
– Evet, diye karfl›l›k verdi Neter Tua. Onu yine görmek de
istemem. Beni çabuk götür!...
Çocuk küre¤i kavrad›. Timsah tam altlar›ndan birdenbire
bafl›n› ç›kard› ve kay›¤› izlemeye koyuldu. O zaman Neter
Tua Ka’s›n› ça¤›rd›. Rames:
– Senin Ka’ya flu timsah› bizden uzaklaflt›rmas›n› söyle,
dedi.
Fakat timsah pefllerini b›rakmak istemiyordu. Kafas›n›,
içeri girmek istermifl gibi kay›¤›n k›ç›na koydu. Neter Tua:
– Ah, içeri giriyor, diri diri yiyecek bizi! diye ba¤›rd›.
Tam o anda kay›k karaya dokundu ve yana döndü. Timsah
kendini kay›¤›n üzerine att›, öyle ki tekne su dolmaya ve bat-
maya bafllad›. Rames o anda cesaretini gösterdi. Neter Tua:
– K›y›ya gel, diye ba¤›rd›.
O koflup kürekle timsaha vurdu. Hayvan a¤z›n› açt›. Ra-
mes küre¤i a¤z›n›n içine do¤ru iterek tuttu.
– B›rak gitsin, dedi Neter Tua.
Fakat Rames b›rakmad›, çünkü timsah› gitmeye b›rak›r-
sa, Prenses’in pefline düflebilece¤ini, Prenses’i kovalayabile-
ce¤ini düflünüyordu. Böylece kürek elinden çekilinceye dek
onu orada tuttu. Timsah küre¤i ›s›r›p parçalam›flt› ve ›s›rd›¤›
parça hâlâ a¤z›ndayd›.
30
