Bize ad›m›zla seslenerek:
– Nas›ls›n›z? diye sordu.
Orada bulunanlar, Uriah Heep’in bizi tan›mas›na anlam
verememiflti.
– Bizden istedi¤iniz bir fley var m›?
– Annemi merak ediyorum. Mektup yazmak için izin iste-
yecektim.
– ‹stedi¤in izni verece¤im, dedi Creakle.
* * *
‹ki ay kadar önce halam›n evine tafl›nm›flt›m. Y›lbafl› yak-
lafl›yordu. Her yer karla kapl›yd›. Halam, d›flar› ç›k›p ç›kma-
yaca¤›m› sordu. Atla Centerbury’ye gidece¤imi söyledim.
– Agnes’in yak›nda evlenece¤ini san›yorum, dedi.
Neflem kaçm›flt›. Belli etmemeye çal›flt›m:
– Mutlu olmas›n› dilerim.
– ‹kisinin de.
Halam›n dile¤ine ben de kat›ld›m. Sonra at›ma atlay›p
Centerbury yolunu tuttum.
Evde Agnes’ten baflka kimse yoktu. ‹çeri girdi¤imde, elin-
deki kitab› b›rak›p dikifl kutusunu ald›.
– Çok ünlü bir kifli oldu¤unda, benimle gevezelik etmeye
zaman bulamayacaks›n. Henüz f›rsat varken bundan yarar-
lanmal›y›m, dedi gülerek.
91