Ortal›k çok sessizdi. Soluk al›fllar› bile duyuluyordu. Tom,
bütün gücüyle ba¤›rd›. Sesi, sert bir fleye çarpm›flças›na kah-
kaha biçiminde yank› yaparak kendilerine geri döndü.
– Bir daha yapma Tom. Çok korkunç oluyor.
– Ba¤›rmal›y›z. Belki bir duyan olur.
– ‹flaret koymam›fl m›yd›n geçti¤imiz yollara?
– Ne büyük bir aptall›k! Geri dönece¤imizi düflünemedim.
– Kaybolduk Tom. Buradan hiç ç›kamayaca¤›z art›k. Öte-
kilerden ayr›lmamal›yd›k.
K›z, yere diz çöküp a¤lamaya bafllad›. Tom, yan›na otu-
rup kollar›yla onu sard›. Becky de bafl›n› Tom’un gö¤süne
yaslad›.
Tom, bütün bunlara neden oldu¤u için kendini suçluyordu.
Becky, daha iyimser olmaya çal›flaca¤›n›, böyle konuflmama-
s›n› söyledi. O nereye giderse, ard›ndan gelecekti.
Yeniden yürümeye bafllad›lar. Tutumlu davranmalar› ge-
rekiyordu. Tom, Becky’nin mumunu söndürdü. Bir süre sonra
dinlenmek için oturdular. K›z uyuklamaya bafllad›. Yüzündeki
gerginli¤in yerini hafif bir gülümseme alm›flt›. Biraz sonra,
gördü¤ü düflün etkisiyle nefleli bir kahkaha atarak uyand›.
– Düflümde güzel bir ülke gördüm. San›r›m, flimdi oraya
gidiyoruz.
Aya¤a kalk›p el ele tutuflarak yürüdüler. Ma¤araya gi-
reli kaç gün oldu¤unu bilmiyorlard›. Tom, su sesini dinle-
yerek yürümelerini önerdi. Böylece biraz yürüdükten sonra,
121