– Birbirini sevenler. Yaz› tahtas›na yazd›¤›m fleyi unutma-
m›fls›nd›r. Ne yazm›flt›m?
– Söyleyemem.
– Benim söylememi ister misin?
– Eee... Evet, ama flimdi de¤il.
– fiimdi söyleyece¤im.
– Olmaz. Yar›n söylersin.
– Hay›r Becky. Kula¤›na f›s›ldayaca¤›m.
K›z›n karars›zl›k içinde susmas›n› olumlu bir yan›t olarak
de¤erlendiren Tom, kolunu beline dolay›p a¤z›n› kula¤›na iyi-
ce yaklaflt›rarak, “Seni seviyorum.” dedi. fiimdi de sen söyle!
diye üsteledi.
Becky biraz direndikten sonra, bafl›n› öteye çevirip:
– Bana bakma, dedi. Ama, kimseye söylemeyeceksin.
Söylemezsin de¤il mi Tom?
– Söylemem tabi. ‹nan bana.
Becky çekine çekine yaklaflt›, yavaflça:
– Seni seviyorum! dedi.
Hemen yerinden kalkarak s›ralar›n aras›nda koflmaya
bafllad›. Tom da ard›ndan gidip onu bir köflede yakalad›.
Becky yüzünü kapam›flt›. Tom, boynuna sar›larak yalvarma-
ya bafllad›:
– Her fley tamam Becky; yaln›zca öpüflmek kald›. Kork-
ma, çok kolay. Haydi Becky...
Becky, direnmekten vazgeçip yavafl yavafl yüzünü açt›.
29