Biraz sonra tabuta ulaflt›lar. Ölüyü tabutundan ç›kar›p
arabaya yerlefltirerek s›k›ca ba¤lad›lar. Bu s›rada ay bulutla-
r›n aras›ndan ç›km›flt›. Potter, cebinden ç›kard›¤› kocaman
b›çakla ipin ucunu kesti. Doktora dönerek:
– Her fley haz›r. Bize bir befllik daha uçlan bakal›m. Yok-
sa seni b›rak›p gideriz, dedi.
Joe da arkadafl›n› onaylad›:
– Çok do¤ru konufltun.
– Bana bak›n, dedi doktor. Paran›z› peflin almad›n›z m›?
Ne demek istiyorsunuz?
Joe, doktora do¤ru yürüdü:
– Seninle görülecek baflka bir hesab›m daha var. Befl y›l
önce baban›n mutfa¤›ndan yiyecek istemeye gitti¤imde beni
kovdun. Baban da serserilikle suçlay›p beni hapse att›rd›.
Ben K›z›lderili kan› tafl›yorum. Öcümü al›r›m.
Yumru¤unu kald›rm›fl, gözda¤› veriyordu. Doktor, daha
h›zl› davranarak bir yumrukta onu yere serdi. Potter, b›ça¤›n›
yere b›rak›p;
“Arkadafl›ma vuramazs›n!” diyerek panter gibi doktorun
üzerine at›ld›.
‹kisi bo¤uflurken Joe, aya¤a kalk›p Potter’›n b›ça¤›n› al-
m›fl, doktora sald›rmak için f›rsat kollamaya bafllam›flt›. Dok-
tor sonunda, mezar tahtas›n› kafas›na indirip Potter’› kavga
d›fl› b›rakt›. Bunu bekleyen Joe da elindeki b›ça¤› doktorun
gö¤süne saplad›. Doktor, Potter’›n üzerine yuvarlanm›flt›.
37
