90
• bayram etmek:
Çok sevinmek.
Kiradan kurtulup kendi evimize tafl›nd›¤›m›z gün bay-
ram etmifltik.
• bebeklik etmek:
Çocukça davran›fllarda bulunmak.
Bebeklik etmek sana hiç yak›flm›yor.
• bela ç›karmak:
Herkese zarar› dokunacak bir durum yaratmak.
Bu adam da bela ç›karmadan duram›yor.
• bela okumak:
Bir kimseye ya da bir fleye ilenmek.
Bela okudu¤unu bir daha duymak istemiyorum.
• belas›n› aramak:
Ona buna çatarak, kavga ederek ya da benzer davra-
n›fllarda bulunarak kendisi için tehlikeli olacak bir duru-
mun oluflmas›na neden olmak.
Ondan uzak dur, belas›n› ar›yor.
• belas›n› bulmak:
Kötü davran›fllar› nedeniyle kötü bir duruma düflmek.
Üzülme, bir gün belas›n› bulacak.
• belaya çatmak (girmek, u¤ramak):
Beklenmeyen kötü bir durumla karfl›laflmak.
Durduk yerde belaya çatt›k.
• belay› sat›n almak:
Davran›fllar›yla belay› üzerine çekmek.
Cevap verdik, belay› sat›n ald›k.
• bel ba¤lamak:
Birisinin kendisine yard›mc› olaca¤›na, bir iflin gerçekle-
flece¤ine güvenmek.
Bu ifl için ona bel ba¤lam›flt›m.
Deyimler/090-100 21/07/2010 21:03 Page 90