Fagin hapishanede oturmufl, çevresine bak›n›rken olanlar›
hat›rlamaya çal›fl›yordu. Sonra akl›na, yarg›c›n ona verdi¤i
idam cezas› geldi.
Hava karard›kça, Fagin as›larak ölen bütün tan›d›klar›n›
düflünmeye bafllad›. Baz›lar› onun yüzünden ölmüfltü. Ölenle-
rin say›lar› o kadar fazlayd› ki saymas› bile güçtü. Baz›lar›n›
ölürken görmüfl, hele son dakikada dua ettiklerini görünce çok
gülmüfltü. Ne garip bir ölümdü! Birden olduklar› yere y›¤›l›-
vermifllerdi. O kuvvetli, sa¤l›kl› insanlar, bir anda ipte salla-
nan kuklalara dönüflmüfllerdi.
Baz›lar› da bu hapishanede yaflamak zorunda kalm›fllard›.
Buras›, ölülerle dolu bir mezar› and›r›yordu. Fagin;
— Ifl›k! Ifl›k, diye hayk›rarak demir kap›ya vurdu.
Gün a¤ard›. Ama gün diye bir fley yoktu. Gün hemen ge-
çivermifl, yine gece olmufltu. Hem çok uzun hem de çok k›sa
süren bir geceydi bu.
Sonunda Fagin’in yaflam›n›n son günü olan pazartesi saba-
h› geldi. Yahudi, yata¤›nda do¤ruldu. K›z›l saçlar› korkudan
bembeyaz kesilmifl yüzüne dökülmüfltü.
Kap› aç›ld›. D›flar›daki iki gardiyan›n yan›nda, Bay Brown-
low ve Oliver duruyordu. Gardiyanlardan biri Bay Brown-
low’a sordu.
— Sizinle gelmek isteyen çocuk bu mu? Buras› çocuklar
için uygun bir yer de¤il efendim.
— Biliyorum, ama çocuk korkmay› göze al›yor. Onu gör-
mek zorunda, dedi Bay Brownlow.
Sonra ikisi de içeri girdiler.
92
4-Oliver Twist * 28/03/2008 12:04 Page 92
