için buna cesaret edebilirim. Askerlere gelince onlar için ko-
nuflamam. Onlara aç›klamak gerekir. Belki biri ya da ikisi kor-
kabilir ve kentte bunlar› yayabilir.
– Prens, dedi Kaku, bu düflünceleri kafan›zdan uzaklaflt›-
r›n›z. E¤er darbe yaparsan›z yaln›z bir utanç tac›na ve ads›z
bir mezara sahip olursunuz. Tanr›lar›n kendileri bize karfl› sa-
vaflabilirler.
– Öyle olabilir, dedi Abi. Yarg›n› kabul ediyorum. Bu ifl çok
tehlikelidir. Ben haz›r oluncaya dek, b›rakal›m Firavun yaflas›n.
Müneccim ferahlayarak içini çekti ve:
– Rahat uyuyunuz Prens. Bilgeli¤in cesaretten iyi oldu¤u
zamanlar vard›r. Firavun, sizi gün do¤uflundan iki saat sonra
kabul edecek. Gidebilir miyiz?
– Bu konufltuklar›m›zdan, asla kimseye söz etmeyece¤i-
niz konusunda ant içmelisiniz, dedi Abi.
Buna ant içtiler.
– Komutan, dedi Abi. Bana iyi hizmet ettin. Ücretin bir kat
artm›flt›r. Bir gün burada hükümdarl›k yaparsam, ordumun
baflkomutan› olacaks›n. Kaku, sen de alt›n kupay› al. Benden
istedi¤in baflka bir fley var m›?
– Evet, dedi Kaku. Köleniz Meritra’y› isterdim.
– Al onu!
Haberi Meritra’ya vermeye gittiklerinde, onu bulamad›lar.
Meritra kaybolmufltu.
* * *
12