Ö¤retmen s›n›fa bak›p öfkeyle ba¤›rd›.
— Kim y›rtt› bu kitab›?
Kimseden yan›t alamay›nca, s›n›ftaki ö¤rencilere tek tek
sormay› denedi. S›ra Becky Thatcher’e gelince, k›z›n yüzü
bembeyaz olmufltu; titreyip duruyordu. Tom’un kafas› o anda
yeniden çal›flmaya bafllad›. Birden aya¤a f›rlay›p ba¤›rd›.
— Ben y›rtt›m!
Yapt›¤› fley ç›lg›nl›kt›. Bütün s›n›f, bu beklenmedik aç›klama
karfl›s›nda bakakalm›flt›. Becky’nin gözlerindeki teflekkür ve
hayranl›k ifadesine bakarak ikinci dayak cezas›n› çekmek üze-
re tahtaya do¤ru yürüdü. Ö¤retmenin daya¤›na sesini ç›kar-
madan katland›. Üstelik, okul da¤›ld›ktan sonra, iki saat daha
s›n›fta oturma cezas› alm›flt›. Bunu da umursamad›. D›flar› ç›-
k›nca, kap›da kimi bulaca¤›n› biliyordu.
Tom, o gece yata¤a girdi¤inde, Alfred Temple’den öç al-
ma planlar› yap›yordu. Becky, ona mürekkebi kimin döktü¤ü-
nü söylemiflti. Becky’nin, ¡Ne kadar yüce gönüllüsün Tom. Bu-
nu hiç unutmayaca¤›m.™ sözleri kulaklar›nda yank›lanarak uy-
kuya dald›.
Okul tatili, çok nefleli geçmedi. Becky Thatcher, baflka bir
kasabada oturan ailesinin yan›na gitti. K›zam›¤a yakalanan
Tom, günlerce yataktan ç›kamad›.
‹yileflip yeniden soka¤a ç›k›nca, Joe Harper’la Huckleberry
Finn’i ›ss›z bir köflede çald›klar› kavunu yerken buldu.
Köyde büyük bir heyecan yaflan›yordu. Cinayet davas›n›n
günü gelmiflti. Herkes bu konuyu konufluyordu. Tom’un kayg›-
lar› yeniden bafllam›flt›.Yan›nda cinayetten söz edildi¤inde ür-
periyordu.
54