kand›rmak için az dil dökmemifl. E¤er vakit gece yar›s› olsay-
m›fl, ›fl›¤› göremeyeceklermifl. Bu bak›mdan flansl› say›l›rlarm›fl.
Becky, ma¤aradan ç›k›p da yemyeflil a¤açlar›, nehri görünce
sevinçten ç›lg›na dönmüfl. Sonra ikisi de sevinçten oturup a¤-
lam›fllar.
O s›rada, nehirde bir kay›k görüp içindekilere seslenmifller.
Adamlar önce anlatt›klar›na inanmam›fllar, çünkü bulunduklar›
yer, ma¤aran›n giriflinden sekiz kilometre uzaktaym›fl.
Adamlar, çocuklar› bir eve götürüp kar›nlar›n› doyurmufl-
lar, biraz dinlendikten sonra da köye getirmifllerdi.
Yarg›ç Thatcher’le birlikte ç›kan arama ekibi haberi al›n-
ca, gün a¤armadan geri döndüler.
Tom, Huck’un hasta oldu¤unu duyunca, onu görmeye gitti.
Ama yan›na ç›karmad›lar. Onu ancak üç gün sonra görebil-
di. Heyecanlanmamas› için yaflad›klar›ndan hiç söz etmedi.
Bu arada Tom, Cardiff Tepesi’ndeki olaylar› ö¤rendi. Bir
süre sonra, ‹spanyol’un cesedi nehirde bulundu. Bo¤uldu¤u sa-
n›l›yordu.
Ma¤ara serüveninin üzerinden on befl gün geçmiflti. Tom,
Huck’un iyileflti¤ini duyunca onu görmeye gitti. Thatcherlerin
evinin önünden geçerken Becky’yi görmek için içeri girdi. Yar-
g›çla yan›ndakiler;
— Yine ma¤araya gitmek istiyor musun, diye alayla sordu-
lar.
— Tabi. Neden olmas›n, dedi
— Orada art›k kimse kaybolmayacak. Kap›s›n› iki hafta
önce onartt›r›p üzerine de üç kilit takt›rd›m. Anahtarlar› ben-
87