Evdekiler Mary’nin yat›flmas›n› istiyorlar, ama baflaram›yorlard›.
Onun bu yak›nmalar›n› Eva da iflitiyor ve çok üzülüyordu.
On befl gün sonra çocu¤un durumunda görülen aldat›c› iyilefl-
me, doktor ve Ophelia’n›n d›fl›nda herkesi umutland›rm›flt›.
Bu iflte yan›lmayan biri de, Eva’n›n kendisiydi. Küçük k›z›n için-
de, tatl› bir huzur duygusu vard›. Babas›ndan, annesinden ve sev-
di¤i öteki kiflilerden ayr›laca¤› düflüncesi onu üzüyordu. Annesini
hep hakl› bulmak istiyor, ama onun bencilli¤i kendisini flafl›rt›yordu.
‹nsanlar›n köle olarak yaflamas› onu üzüyordu. Köleler için düflledi-
¤i özgür yaflam› ve onlar için kurmak istedi¤i okulu düflünüyordu.
Bu okulda onlar› e¤itecek, onurlu ve kiflilikli insanlar olmas›na yar-
d›m edecekti. Ancak Eva, bunlar› gerçeklefltiremeyece¤ini biliyor-
du. Çünkü, art›k isteklerinin gücüyle vücudunun ifl yapabilme yetisi
aras›ndaki karfl›tl›¤› yafl›yordu.
Eva, bir akflam balkonda oturan babas›n›n yan›na gitti. Babas›-
n›n yan›na oturduktan sonra; ona ne zamand›r söylemek istedi¤i bir
fley oldu¤unu bildirdi.
Saint Clare, k›z›na üzüntüyle bakt›. Yanaklar› pembeleflmiflti;
gözlerinde garip bir parlakl›k vard›.
– Babac›¤›m, dedi. Yak›nda bir daha dönmemek üzere sizler-
den ayr›laca¤›m. Bunu duyumsuyorum, dedi Eva.
Augustin, a¤lamamak için kendini güç tutuyordu. Yutkunarak
konufltu:
– O nas›l söz bir tanem!... ‹yilefleceksin. Böyle kara düflüncele-
re asla kap›lmamal›s›n. Hem, bak art›k daha iyisin.
– Bofluna umutlan›p kendimizi kand›rmayal›m baba. Ben duru-
mumu biliyorum. Hem dünyada beni üzen öyle çok kötü fley var ki!..
– Seni bu kadar üzen kötü fley nedir?
Eva, babas›n›n yüzüne bakt›ktan sonra anlatmaya bafllad›. Köle-
lerin durumuna üzülüyor, hepsinin özgür olmas›n› istiyordu.
– Yeryüzünden köleli¤in kald›r›lmas›n› ben de istiyorum, dedi
Saint Clare.
68