yüzden ona bukle vermeyece¤ini bildi¤ini söyleyerek hüngür hün-
gür a¤lamaya bafllad›.
– Hiç de de¤il, tabi ki sana da bukle verece¤im, diyen Eva, ona
da buklelerinden verdi.
– Küçük han›m›m, ben de iyi biri olmaya çal›flaca¤›m, diye a¤-
layarak ald› bukleyi Topsy.
Ophelia, onu da d›flar› ç›kar›rd›. Bütün bu yaflananlar s›ras›nda,
kendisi de kat›la kat›la a¤lama iste¤i duymufltu. Ama Eva üzerinde
kötü etki yapmas›n diye kendisini güçlükle tutuyordu.
Augustin, eliyle yüzünü kapatm›fl oturuyordu. Eva:
– Babac›¤›m, diye seslendi¤inde; bafl›n› kald›r›p çok ac›kl› bir
gülümsemeyle, kendisine hiç bukle vermedi¤ini söyledi.
– Seninkini, anneminkini ve Ophelia halam›nkini en sona b›rak-
t›m. ‹flte, bunlar da sizin...
Eva ölüme h›zla yaklafl›rken, Ophelia gece gündüz demeden
onun hizmetiyle u¤rafl›yordu. Tom da devaml› Eva’n›n yan›ndayd›.
Eva kendini iyi duyumsad›¤› zaman, onu, koluna koydu¤u bir yast›-
¤a oturtarak bahçede dolaflt›r›yordu. Tom ve öteki köleler Eva için
bir fleyler yapma iste¤iyle yan›p tutufluyorlard›. Ancak, onun düflle-
rini ve isteklerini en iyi Tom anl›yordu. Her an onun kap›s›nda bek-
liyor; do¤ru dürüst uyumuyor, sürekli ona göz kulak olmas› gerekti-
¤ini düflünüyordu.
O gün ö¤leden sonra Eva, son derece canl› ve nefleli bir hâlde,
uzun süre yata¤›nda oturmufltu. Bu durum babas›nda, onun kurtu-
laca¤› umudunu yeflertmiflti. Ama gece yar›s› haberci geldi. Ophe-
lia telâfl içinde, kap›da bekleyen Tom’a yaklaflarak, çok çabuk dok-
toru ça¤›rmas›n› istedi. Çok geçmeden doktorla Tom geldiler. Has-
taya göz atan doktor, bu de¤iflmenin ne zaman oldu¤unu sordu.
Gece yar›s›ndan sonra oldu¤unu söylediler.
Telâfl çok geçmeden bütün eve yay›ld› ve herkes aya¤a kalkt›.
Augustine Saint Clare, büyük bir üzüntüyle k›z›na yaklaflarak:
72