40
        
        
          
            Ali Galip Olay›
          
        
        
          
            Ali Galip Bey Sivas’ta
          
        
        
          Ali Kemal Bey’in daha Amasya’dayken haberim olmad›¤›n› arz etti¤im genelgesi, me-
        
        
          murlar›n ve halk›n kafas›n› gerçekten de buland›rm›fl. Her yerde eksik olmayan men-
        
        
          fî ruhlu kimseler derhal aleyhimde propagandaya ve faaliyete geçmifller.
        
        
          Bu yoldaki baltalay›c› gösteri ve hareketlerin en önemlisi Sivas’ta haz›rlanmaya
        
        
          bafllanm›fl.
        
        
          Müsaade buyurursan›z bunu k›saca anlatay›m : Dahiliye Nâz›r› Ali Kemal Bey’in, bu
        
        
          genelge ile verdi¤i emrin tarihi olan 23 Haziran günü, Sivas’ta Ali Galip Bey ad›nda bi-
        
        
          ri, on kadar adam›yla haz›r bulunuyormufl. Bu kifli, ‹stanbul’dan Elâz›¤ valisi olarak
        
        
          gönderilmifl olan Kurmay Albay Ali Galip’tir. Sözde o ilin ikinci derecede memurlar› ol-
        
        
          mak üzere, birtak›m insanlar› da ‹stanbul’dan seçmifl, birlikte götürüyor.
        
        
          Ali Galip, yol üzerinde bulunan Sivas’ta kalm›fl. Özel bir görevi oldu¤una flüphe etme-
        
        
          mek gereken Ali Galip, orada derhal kuvvetli taraftarlar bulmufl. Görevini hakk›yla ye-
        
        
          rine getirebilmek için tertip ve tedbirler almaya bafllam›fl.
        
        
          Dahiliye Nezareti’nin, aleyhimdeki emri gelir gelmez, faaliyet bafllam›fl. Si-
        
        
          vas sokaklar›nda benim hain, asi, zararl› bir adam oldu¤uma dair du-
        
        
          varlara yaftalar yap›flt›r›lm›fl.
        
        
          Kendisi de, bir gün, Sivas’ta vali bulunan Reflit Pafla merhumun
        
        
          yan›na giderek, Dahiliye Nezareti’nin emrinden bahsettikten
        
        
          sonra, Sivas’a gitti¤im takdirde hakk›mda uygulayaca¤› ifllemi
        
        
          sormufl.
        
        
          Reflit Pafla ne yap›labilece¤ini sordu¤unda Ali Galip, “Ben senin
        
        
          yerinde olsam, derhal kollar›n› ba¤lar ve tutuklar›m. Senin de
        
        
          böyle yapman gerekir” demifl.
        
        
          Reflit Pafla, bu iflin bu kadar basit olaca¤›na inanamam›fl. Konufl-
        
        
          ma hayli uzam›fl. Konuflmaya kat›lanlar ço¤alm›fl... Öyle ki, bir k›-
        
        
          s›m halk, verilecek karar› anlamak üzere toplanm›fl...
        
        
          (.........)
        
        
          fiimdi Efendiler, bak›fllar›m›z› yeniden Sivas’ta, b›rakt›¤›m›z tabloya
        
        
          çevirelim :
        
        
          Ali Galip Bey ile Reflit Pafla aras›nda, bana karfl› uygulanacak ifllemin
        
        
          tart›fl›lmas› sahnesine...
        
        
          Tart›flman›n k›z›flt›¤› bir s›rada, Reflit Pafla’n›n eline, benim Tokat’tan çekilen telgra-
        
        
          f›m› verirler. Reflit Pafla, haberi Ali Galip Bey’e uzat›r. “‹flte kendisi geliyor, buyurun,
        
        
          tutuklay›n!” der. Reflit Pafla, telgrafta yaz›l› olan hareket saatini görünce hemen ken-
        
        
          di saatini ç›kar›r, bakar... “Efendim geliyor de¤il, gelmifl olacakt›r” diye ilâve eder.
        
        
          Bunun üzerine Ali Galip, “Ben tutuklar›m dedimse, benim il s›n›rlar›m içinde olursa tu-
        
        
          tuklar›m, demek istedim” deyince, toplant› hâlinde bulunanlar› bir heyecan kaplar...
        
        
          Hep birden, “Haydi öyleyse karfl›lamaya gidelim” diyerek toplant›ya son verirler. …
        
        
          (.........)
        
        
          Bundan sonra, do¤ruca Kolordu Komutanl›k binas›na gittim ve hemen maiyeti ile bir-
        
        
          likte Ali Galip’i ve onun yardakç›s› olduklar›n› anlad›¤›m fesatç›lar› getirttim. Onlara
        
        
          ne yapt›¤›m› anlatarak, zaten yeterince yorgunluk vermifl oldu¤una flüphe etmedi¤im
        
        
          ayr›nt›lar› uzatmak istemem.
        
        
          Yaln›z, bir noktaya iflaret etmekle yetinece¤im.
        
        
          Efendiler, Ali Galip, karfl›laflt›¤› bu kötü davran›fltan sonra, bana bildirecek baz› gizli
        
        
          fleyleri oldu¤unu söyleyerek, gece yaln›z olarak yan›ma geldi. Kabul ettim. Davran›fl-
        
        
          lar›n›n d›fl görünüflüne önem vermemekli¤imizi rica ile, Elâz›¤ valili¤ini kabul ederek
        
        
          gelmekten maksad›n›n, benim yolumda hizmet etmek oldu¤unu ve Sivas’ta kal›fl›n›n,
        
        
          benimle buluflup benden direktif almak maksad›na dayand›¤›n› aç›klamaya ve bin
        
        
          türlü delillerle ispata çal›flt›. Bizi sabaha kadar oyalamak suretiyle baflard›¤›n› da iti-
        
        
          raf etmeliyim.
        
        
          (.........)
        
        
          
            Ali Galip Olay›
          
        
        
          fiimdi Efendiler, Millî Mücadele tarihimizde önemli bir olay durumunda olan Ali Galip
        
        
          konusu üzerinde biraz daha aç›klamal› bilgi vereyim:
        
        
          Efendiler, daha Temmuz bafl›nda, Erzurum’da bulundu¤umuz s›ralarda Celâdet ve
        
        
          Kâmuran Ali adlar›nda iki flahs›n yabanc›lar taraf›ndan, bol para ile ‹stanbul’dan Kür-
        
        
          distan’a gönderilece¤i, bunlar›n y›k›c› propaganda ve aleyhte k›flk›rt›c›l›k yapmakla
        
        
          görevlendirildikleri; bir iki gün içinde hareket etmifl ve edecek olduklar› haberi al›n-
        
        
          d›. Bu haber üzerine, bunlar›n da¤da¤aya meydan verilmeden gözetlenerek
        
        
          yakalanmalar› gere¤ini 3 Temmuz tarihinde Diyarbak›r’da 13’üncü Kolor-
        
        
          du Komutan›’na, ayr›ca Kurmay Baflkan› Halit Bey’e ve Canik Mutasar-
        
        
          r›f›’na bildirdim.
        
        
          20 A¤ustos’ta 13’üncü Kolordu Komutan›’na verdi¤im emirde, ad›
        
        
          geçen kimselerin ‹stanbul’dan hareket ettiklerinin bildirildi¤ini
        
        
          ve al›nacak tedbirler aras›nda, özellikle Mardin istasyonunun s›-
        
        
          k› bir kontrol alt›nda tutulmas›n›n uygun olaca¤›n› yazd›m.
        
        
          Sivas Kongresi’nin ikinci günü, yani 6 Eylül tarihinde, “Bedir-
        
        
          hanl› ailesinden Celâdet ve Kâmuran ile Diyarbak›rl› Cemil
        
        
          Paflazade Ekrem adlar›nda üç flahs›n, yanlar›nda, vaktiyle Di-
        
        
          yarbak›r ilinde aleyhimizde propaganda yapan bir yabanc› su-
        
        
          bay bulundu¤u halde silâhl› Kürtlerin koruyuculu¤unda Elbistan
        
        
          ve Akçada¤ üzerinden Malatya’ya geldikleri, orada Mutasarr›f ve
        
        
          Belediye Baflkan› taraf›ndan karfl›land›klar›” 13’üncü Kolordu’nun
        
        
          yaz›s›ndan anlafl›l›yor. 15’inci Kolordu Komutan›  Kâz›m Karabekir
        
        
          Pafla’n›n 3’üncü Kolordu Komutanl›¤›’na bununla ilgili olarak gönderdi-
        
        
          ¤i 6 Eylül 1919 tarih ve 529 say›l› flifresinde verilen bilgide, “Yabanc› su-
        
        
          bay›n, Türk, Kürt ve Ermeni nüfusunu incelemek üzere, ‹stanbul Hükû-
        
        
          meti’nin izniyle dolaflt›¤›n› söyledikleri; Malatya’da bulunan süvari alay›-
        
        
          n›n mevcudunun azl›¤› yüzünden bunlar› tutuklamaya cesaret edemedi-
        
        
          ¤i, bununla birlikte hemen tutuklanmalar› için ‹stanbul’a baflvuruldu¤u 13’üncü Kolor-
        
        
          du’dan bildirilmifltir. Bu adamlar›n ne maksatla, hangi görevle, nereleri gezecekleri
        
        
          konusunda bildiklerini Harput Valisi’nden sordum” denilmekte idi. (Belge: 56) Harput
        
        
          Valisi Ali Galip Bey’dir. Bu adamlar›n ne maksatla geldiklerini 3 Temmuz tarihinden
        
        
          beri bilmekteyiz. Befl on silâhl› Kürd’e karfl› bir süvari alay›n›n mevcudu az görülmüfl,
        
        
          tutuklanmalar›na cesaret edilememifl; as›l hayret verici olan husus, bunlar›n tutuk-
        
        
          lanmas› için ‹stanbul’a baflvurulmufl oldu¤u haberidir.
        
        
          Bu küçük ve önemsiz gibi görünen noktalar›, o zamanki durum de¤erlendirmesinde,
        
        
          dikkate de¤er anlay›fl ve zihniyet farklar›n›n bulundu¤unu göstermesi bak›m›ndan
        
        
          kaydediyorum.
        
        
          Diyarbak›r’da, 13’üncü Kolordu Komutan›’n›n tutumu flüpheli görüldü¤ünden, do¤ru-
        
        
          dan do¤ruya bu kolordunun Kurmay Baflkan›’na 3’üncü Kolordu Komutan›’n›n imza-
        
        
          s›yla 1 Eylül 1919 tarihinde yaz›lan (kifliye özel) flifrede, Vali Galip, Malatya Mutasarr›-
        
        
          f› Halil, Kâmuran, Celâdet ve Ekrem Bey’lerle beraber ‹ngiliz binbafl›s›n›n mutlaka ya-
        
        
          kalan›p Sivas’a gönderilmeleri için Elâz›¤’da bulunan 15’inci Alay Komutan› ‹lyas
        
        
          ▲
        
        
          Malatya’da toplananlar›n tutuklanma-
        
        
          s›n› emretti. ‹lyas Bey, Malatya’ya
        
        
          vard›¤›nda Ali Galip, Binbafl› Noel ve
        
        
          yandafllar› Kâhta yönüne kaçt›lar. Ali
        
        
          Galip ise Halep üzerinden ‹stanbul’a
        
        
          ulaflt›. Binbafl› Noel, yurt d›fl›na ç›ka-
        
        
          r›ld›. ‹stanbul Hükûmeti’nin bu girifli-
        
        
          mini Mustafa Kemal Pafla, Sivas
        
        
          Kongresi s›ras›nda yay›mlad›¤› bir bil-
        
        
          diriyle olaya tepkisini aç›klad›. Daha
        
        
          sonra Mustafa Kemal, Dahiliye Nâz›r›
        
        
          Adil Bey’e, bu engelleme giriflimini
        
        
          düzenlemesinden dolay› kendisini suç-
        
        
          layan bir telgraf yollad›. Ali Galip Ola-
        
        
          y›’n›n aç›klanmas›, Damat Ferit Hükû-
        
        
          meti’ni de zor durumda b›rakt› ve bir
        
        
          süre sonra hükûmetin istifa nedenle-
        
        
          rinden biri olan bu olay› Mustafa Ke-
        
        
          mal Atatürk, Nutuk’ta ayr›nt›lar›yla
        
        
          anlatt›.
        
        
          
            Ali Galip Bey
          
        
        
          AL‹ GAL‹P OLAYI
        
        
          
            ATATÜRK’ÜN
          
        
        
          
            ANLATIMIYLA
          
        
        
          
            NUTUK’TA