Deyimler sozlugu - page 418

418
• üstüne oturmak:
Baflkas›n›n mal›n› kendine mal etmek.
Televizyonun üstüne oturmak istiyordu.
• Üstüne ölü topra¤› serpilmifl:
Uyufluk, tepkisiz anlam›nda kullan›l›r.
Onun üstüne ölü topra¤› serpilmifl.
• üstüne titremek:
Çok sevdi¤i bir kimseyi, bir fleyi zarar görmemesi için ti-
tizlikle, özenle korumak.
Bisikletinin üstüne titriyordu.
• üstüne toz kondurmamak:
Bir kimseyi ya da yapt›¤› ifli çok be¤enmek; kusurlar›-
n›n, eksikliklerinin bulunabilece¤ini kabul etmemek.
Çocu¤unun üstüne toz kondurmaz.
• üstüne tuz biber ekmek:
bk. tuz biber ekmek.
• üstüne tüy dikmek:
bk. tüy dikmek.
• üstüne üstlük:
Üstelik bir de.
Üstüne üstlük geç saatlerde yat›yor.
• üstüne üstüne gitmek:
Güç bir iflle y›lmadan ve sürekli u¤raflmak.
Bu iflin üstüne üstüne gidip baflarmal›yd›.
• üstüne varmak (birinin):
Bask› kurarak bir kimseden bir fley yapmas›n› istemek.
Bu kadar üstüme varmay›n benim.
• Üstüne vazife de¤il:
Bu görev seni ilgilendirmez, anlam›nda kullan›l›r.
Sen kendi ifline bak, senin üstüne vazife de¤il.
• üstüne yatmak:
bk. üstüne oturmak.
Deyimler/405-425 21/07/2010 21:00 Page 418
1...,408,409,410,411,412,413,414,415,416,417 419,420,421,422,423,424,425,426,427,428,...464
Powered by FlippingBook