di. fiimdi aslan›n koskoca a¤z› tam karfl›s›ndayd›. Collins de-
di¤ini yapt›rmak için, sopay› son h›zla Herbert’›n bacaklar›na
indirdi. Herbert, can›n›n ac›s›yla Collins’in üzerine sald›rd›.
Bu arada, zincirini Collins’in elinden kurtarm›flt›. Herbert dur-
madan sald›r›yor, Collins sopayla ona karfl› koyuyordu. ‹ndir-
di¤i sopalardan birkaç› da Sezar’a rastlam›flt›. Yafll› aslan,
yapt›¤› iflkenceden dolay› Collins’e kin doluydu. Daha fazla
bekleyemedi. Sinirli hayvan, Collins ve Herbert aras›ndaki
dö¤üfle kat›ld›.
Her taraf toz duman içinde kalm›fl, bütün hayvanlar kafes-
lerinde huysuzlanmaya bafllam›flt›. Collins, tehlikenin boyut-
lar›n› fark edip kap›ya do¤ru bir hamle yapt›. Fakat vahflî as-
lan, bir pençe darbesiyle pantolonunu tamamen y›rtt›. Col-
lins’in sol baca¤›ndan kanlar boflal›yordu. Son bir çabayla ka-
fesin kap›s›na yaklaflt›. Parrel, hemen kap›y› açarak onu d›-
flar›ya çekti.
fiimdi kafesin içerisinde Sezar ve Herbert aras›nda bir sa-
vafl bafllam›flt›. Herbert geriliyor ve yine son h›zla yafll› asla-
n›n en can al›c› noktalar›na sald›r›yordu. Yaral› aslan daha
çok vahflîlefliyor, korkunç gürültüler ç›kararak pençelerini
Herbert’a do¤ru savuruyordu.
Parrel silâh›n› çekip Collins’in verece¤i emri beklemeye
bafllad›. Collins:
– Aslana atefl et, dedi. Lânet olas› hayvan, zaten art›k hiç-
bir iflimize yaram›yor.
129