Herbert, dinlediklerinden hiçbir fley anlamadan söylenen-
lere kulak kabart›yordu.
Bir baflka gün de, Collins yard›mc›lar›ndan birine flöyle
dedi:
– Kar›fl›k köpeklerle melezlerden iyi fleyler ç›kabilir. Fakat
cins köpeklerin onda dokuzu ö¤renmemek için inat eder. On-
lar emir almay› sevmezler. Ancak kendi istediklerini yaparlar.
Safkan koflu atlar› gibi. Boyun e¤mek onlara a¤›r gelir...
Collins, bir yandan da üzgün ve sinirli, yan›nda oturan
Herbert’› gösterdi.
– fiu köpe¤e bak, diye devam etti Victor Collins. Befl pa-
ra etmez. fiöyle adamak›ll› da dövmedim. Bofluna olaca¤›n›
bildi¤im için yapmad›m. Zaman kaybederdim, o kadar. Zay›f
olmas›na karfl›n kavgaya girer, yaflam› pahas›na da devam
eder. Ona yumuflak davranmak gerek. Ö¤rensin diye zorla-
mak bofluna. Onun özelli¤inin ne oldu¤unu keflfetmeye çal›-
fl›yorum. Armando, yalan söylememifltir eminim...
– Belki de, dedi Parrel (Per›l). Bu aslanlarla oynamaya al›-
fl›k bir köpektir.
– Olabilir. Korkmadan da sald›rabilir bir hâli var... Belki de
hiç korkmadan kafas›n› aslan›n a¤z›na da sokuyordur. fiimdi-
ye kadar böyle bir fley hiç duymad›m, ama bilinmez ki... Bel-
ki de... Fena fikir de¤il, bir gün denemeli.
– Yafll› Sezar var. Eskiden sirkte, bir kad›n›n kafas›n› a¤-
z›na al›rm›fl.
120