Kayal›klardan kurtulunca, bat›ya yöneldik. Saatte
otuz befl mil h›zla Carpenterine (Karpenterin) Körfezi’n-
den geçip Timor Denizi’ne girdik. Sonra Antarktika’ya
do¤ru yol almaya bafllad›k; fakat Kaptan Nemo yolu de-
¤ifltirdi. Yönümüzü kuzeybat›ya çevirip Hint Okyanu-
su’na do¤ru sefere devam ettik.
Aç›k denizde yavafl yavafl yol al›yorduk. Kaptan Ne-
mo çeflitli derinliklerdeki su s›cakl›¤›n› ölçüyordu.
19 Ocakta, güverteye ç›k›p çevremi izlemeye baflla-
d›m. Bu s›rada, Kaptan Nemo elinde bir dürbünle görün-
dü. Yan›ndaki gemiciyle belli bir noktaya bakt›lar. Sonra,
Kaptan Nemo dürbünü indirip güvertede bir afla¤› bir yu-
kar› dolaflmaya bafllad›. Öfkeli bir hâli vard›. Birden Na-
utilus’un h›z›n› art›rmas›n› emretti.
Kamaramdan bir dürbün al›p güverteye döndüm.
Dürbünü gözlerime kald›r›yordum ki, dürbün h›fl›mla
elimden çekilip al›nd›.
fiaflk›nl›kla dönüp bakt›¤›mda, Kaptan’›n öfkeyle ba-
kan gözleriyle karfl›laflt›m. Korkmufltum. Kaptan:
– Siz ve arkadafllar›n›z, ben izin verinceye kadar ka-
maralar›n›zdan ç›kmayacaks›n›z, dedi.
Güverteden indim, durumu Ned ve Conseil’e anlat-
t›m. Ned öfkelenmiflti, fakat tart›flmaya zaman yoktu.
Dört gemici gelip bizi bir kamaraya götürdüler. Buras›
Nautilus’a ilk geldi¤imizde kapat›ld›¤›m›z odayd›. Kap›
arkam›zdan kapand› ve tutsakl›k yeniden bafllad›.
Oturup sessizce masadaki yeme¤i yedik. Birden ›fl›k
söndü, karanl›kta kald›k. Ned, bafl›n› masaya dayay›p
uyumaya bafllam›flt›. Az sonra Conseil de uyudu. ‹kisi-
36