Layout 1 - page 183

182
ALPU
Eskişehir iline bağlı ilçe ve bu ilçenin merkezi
olan kent. İlçe merkezi, Porsuk Ovasının orta
kısımlarında, Porsuk Çayı kenarında kurul-
muştur İlçe toprakları hafif engebeli düzlük-
lerden meydana gelir. Porsuk ırmağı
tarafından sulanan topraklarında tarım ve hay-
vancılık yapılır. Başlıca tarım ürünleri pancar
ve tahıldır. Sepetçi köyünde çıkarılan lüle taşı,
dünyaca meşhur ihraç ürünüdür. Merkez il-
çeye bağlı bir bucakken, 19 Haziran 1987’de
3392 sayılı Kanunla ilçe oldu.
Nüfusu: 13.884 (2008)
BEYLİKOVA
(Eski adı: Beylikahır). Eskişehir iline bağlı ilçe
ve bu ilçenin merkezi olan kent. Porsuk Çayı
ve Eskişehir-Ankara demir yolu üzerindedir.
İlçe toprakları hafif engebeli düzlüklerden
meydana gelir. Topraklarını Porsuk Çayı
sular.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri tahıl ve pancardır. Hayvancılık geliş-
miş olup, küçükbaş hayvan besiciliği yaygın-
dır. İlçede traktör römorku imal eden küçük
atölyeler vardır. Mihalıççık ilçesine bağlı bir
bucakken 19 Haziran 1987’de 3392 sayılı Ka-
nunla ilçe olmuştur.
Nüfusu: 7.136 (2008)
ÇİFTELER
Eskişehir iline bağlı ilçe ve bu ilçenin merkezi
olan kent. Eskişehir’in 61 kmgüneydoğusunda,
Eskişehir-Konya kara yolu üzerindedir. Dalgalı
düzlüklerden meydana gelen ilçe topraklarının
büyük bölümü, yukarı Sakarya Ovasında yer alır.
Türkiye’nin en önemli akarsularından olan Sa-
karya Irmağı’nın kaynağı, ilçe yakınlarında Sa-
karbaşı olarak adlandırılan yerdedir. Ekonomisi
tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri şeker
pancarı, buğday, arpa, yulaf ve ayçiçeğidir. Hay-
vancılık önemli gelir kaynağıdır. Un fabrikaları
ve tarım âletleri yapan küçük atölyeler, ilçedeki
başlıca sanayi kuruluşlarıdır. Modern harada
damızlık koyun ve sığır yetiştirilir. Eskiden
Midas kenti sınırları içinde kalan kent, Lidya
Krallığı ve Pers İmparatorluğu döneminde de
önemini sürdürdü. 1878-1885 arasında Kırım
ve Kafkaslardan gelen göçmenlerin bölgeye
yerleştirilmesiyle büyük bir yerleşim merkezi
hâlini aldı. 1954’te ilçe oldu, belediyesi 1951’de
kuruldu.
Nüfusu: 16.840 (2008)
GÜNYÜZÜ
(Eski adı: Kozağası), Eskişehir iline bağlı ilçe
ve bu ilçenin merkezi olan kent. Eskişehir ili-
nin doğu kesiminde, Eskişehir-Ankara kara
yolunun 28 km güneyindedir. İlçe toprakları,
orta yükseklikteki dalgalı düzlüklerden mey-
dana gelir. Başlıca akarsuyu Sakarya Neh-
ri’dir. Ekonomisi tarıma ve hayvancılığa dayalı
olup yetiştirilen başlıca ürünler buğday, bak-
lagiller, yulaf, arpa, şeker pancarı, patates ve
üzümdür. Sivrihisar’a bağlı bir bucakken 9
Mayıs 1990’da 3644 sayılı Kanunla ilçe ol-
muştur.
Nüfusu: 7.678 (2008)
HAN
(Eski adı: Hanköy), Eskişehir iline bağlı ilçe
ve bu ilçenin merkezi olan kent. Doğuda Çif-
teler ilçesi; güneydoğu, güney ve güneybatıda
Afyonkarahisar ili, batı ve kuzeyde Seyitgazi
ilçesiyle çevrilidir. Dalgalı düzlüklerden mey-
dana gelen ilçe toprakları, yukarı Sakarya
Havzası üzerinde yer alır. Ekonomisi tarıma
dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri tahıl ve şeker
pancarıdır. Hayvancılık önemli gelir kaynağı-
dır. Çiftelere bağlı belediyesi bulunan bir köy-
ken 9 Mayıs 1990’da 3644 sayılı Kanunla ilçe
oldu.
Nüfusu: 2.488 (2008)
İNÖNÜ
Eskişehir iline bağlı ilçe. Doğusunda ilçe mer-
kezi, güneyinde Kütahya, güneybatı, batı ve
kuzeyinde Bilecik illeri yer alır. İlçe toprakları
ESKİŞEHİR’İN İLÇELERİ
rın eline geçen yöreye I. Alaettin Keykubat
(1219-1237) döneminde Karacadağ’a yerleşti-
rilen Kayı boyunun bir bölümü daha sonra
Söğüt ve Domaniç’e yerleşti. Anadolu Selçuklu
sultanının 1289’da gönderdiği bir fermanla
Osman Bey uç beyi oldu ve İnönü ile Eskişehir
kendisine verildi. 1299’da Osmanlı Devleti ku-
rulunca da, bu yöre Cumhuriyet’e kadar Os-
manlıların elinde kaldı. Geçen yüzyılın
ortalarında küçük bir kasabayken, Balkanlar ve
Kafkaslar’dan gelip buraya yerleştirilen göç-
menler ve 19. yüzyılın sonunda demir yoluna
kavuşması gibi nedenlerle büyüyüp gelişmeye
başladı. Fakat kentin asıl gelişmesi Cumhuriyet
döneminde gerçekleşti. Eskişehir, Türkiye’nin
yedinci kalabalık merkezidir. Güzel Sanatlar:
Eskişehir’deki tarihî eserlerin çoğu Kurtuluş
Savaşı’nda Yunanlılar tarafından yakıldığı için
günümüze yalnızca Alaeddin Camii ile Kur-
şunlu Külliyesi kalmıştır. 12. yüzyılda yapıldığı
sanılan Alaeddin Camii pek çok onarım geçi-
rerek özgün biçimini yitirmiştir. Kurşunlu Kül-
liyesi de (16. yüzyıl) 1961-1962’de yeniden
inşa edilmiştir. Cami, medrese, kervansaray ve
aşhaneden oluşan külliyenin medrese bölümü
onarıldıktan sonra 1966’da Eskişehir Arkeoloji
Müzesi’ne dönüştürülmüştür.
Eskişehir Köprübaşı'ndan bir görünüm
1...,173,174,175,176,177,178,179,180,181,182 184,185,186,187,188,189,190,191,192,193,...209
Powered by FlippingBook