281
• karda gezip izini belli etmemek:
Kimseye sezdirmeden gizli ifller çevirmek.
O, karda gezip izini belli etmez.
• kargac›k burgac›k:
(Yaz›) Düzensiz, çarp›k.
Kargac›k burgac›k bir yaz›s› vard›.
• karga tulumba etmek:
Birkaç kifli, birini yakalay›p elleri üstünde üstünde hava-
ya kald›rmak.
Adam› karga tulumba edip denize att›lar.
• kar›nca duas› gibi:
(Yaz›) Küçük, kar›fl›k, okunaks›z.
Kar›nca duas› gibi bir yaz›n var.
• kar›nca gibi kaynamak:
(‹nsanlar) Çok kalabal›k ve çok hareketli olmak.
Cadde, kar›nca gibi insan kayn›yordu.
• kar›nca karar›nca:
Gücü yetti¤ince, elinden geldi¤i kadar, önemsiz de olsa,
az da olsa.
Kar›nca karar›nca biz de katk›da bulunduk.
• kar›flan› görüfleni olmamak:
‹fline kimse kar›flmamak, özgür olmak.
Kar›flan› görüfleni yoktu, çok mutluydu.
• karman çorman:
Çok kar›fl›k.
Karman çorman bir yaz› oldu¤undan okuyamad›m.
• karn› burnunda:
Do¤urmas› çok yak›n (kad›n).
Karn› burnundayd›, ama hâlâ ifle gidiyordu.
• karn› zil çalmak:
Çok ac›kmak.
Karn›m zil çal›yor.
Deyimler/280-300 21/07/2010 21:02 Page 281
