uninteresting
(anintrısting) il-
ginç olmayan
union
(yu:nyın) birlik, sendika
/ birleşme
unique
(yu:ni:k) tek, eşsiz,
benzeri olmayan
unit
(yunit) birim / ünite
united
(yunaytıd) birleşik
unity
(yu:nıti) birlik, birleşme
universal
(yu:nivö:sıl) evren-
sel
universe
(yu:nivö:s) kâinat,
evren
university
(yu:nivö:sıti) üni-
versite
unkind
(ankaynd) zalim, şef-
katsiz, kaba, kötü kalpli
unknown
(announ) bilinme-
yen, meçhul
unlawful
(anloıfıl) kanunsuz
unless
(ınles) meğerki ...me-
dikçe, ta ki
unlike
(anlayk) benzemez
unlikely
(anlaykli) umulmaz,
ihtimal dışı
unlimited
(anlimitid) sınırsız
unload
(anloud) yükü boşalt-
mak
unlock
(anlak) kilidi açmak,
açmak
unlucky
(anlaki) talihsiz
unnecessary
(annesısri) lü-
zumsuz, gereksiz
unpack
(anpek) (bavuldan)
çıkarmak, (paket) açmak, bo-
şaltmak
unpleasant
(anplezınt) hoş ol-
mayan, nahoş, tatsız
unpopular
(anpopyulı) sevil-
meyen, popüler değil
unpredictable
(anprediktıbıl)
önceden bilinmez, güvenilmez
unruly
(anru:li) kanuna boyun
eğmeyen, asi, kontrol edilmesi
güç
unprepared
(anpripeıd) ha-
zırlıksız
unprotected
(anprıtektid)
muhafazasız, korunmayan
unreal
(anriıl) hayali, gerçek
olmayan
unreasonable
(anriızınıbıl)
mantıksız
unreliable
(anrilayıbl) güve-
nilmez
unsafe
(anseyf) emin olma-
yan, tehlikeli
unsatisfactory
(ansetisfektı-
ri) yeterli olmayan, doyurma-
yan, tatmin etmeyen
unsatisfied
(ansetisfayd) tat-
min olmamış, doymamış, akla
yatmamış
-158-
uninteresting
