ing turk soz - page 153

kaçak, firari, aylak
truck
(trak) kamyon
true
(tru:) gerçekten, doğru
olarak
trompet
(trampit) trompet,
boru
trunk
(trank) ağaç gövdesi /
beden, gövde / bavul / fil hor-
tumu
trust
(trast) güvenmek, inanmak
trustworthy
(trastwö:di) gü-
venilebilir
truth
(tru:t) hakikat, gerçek
try
(tray) gayret etmek, çaba
sarf etmek, çabalamak / de-
nemek, tecrübe etmek
tub
(tab) tekne, leğen, küvet
tube
(tiu:b) tüp / boru / tünel
tuck
(tak) sokmak, tıkıştırmak
/sıkıştırmak
Tuesday
(tiuzdi) salı
tug
(tag) çekmek, asılmak
tulip
(tiuılip) lale
tumble
(tambıl) düşme / düş-
mek, yıkılmak
tummy
(tami) mide, göbek
tumour
(tıu:mı) şiş, ur, tümör
tune
(tiu:n) ezgi, müzik, beste
tunnel
(tanıl) tünel
turban
(tö:bın) sarık
Turk
(tö:k) Türk
Turkey
(tö:ki) Türkiye
turkey
(tö:ki) hindi
Turkish
(töıkiş) Türk, Türkçe
Turkish delight
(töıkiş dilayt)
lokum
turn
(tö:n) dönmek, sapmak,
döndürmek / ... haline sokmak
/ sıra / devir / dönüş / köşe,
sapak
She turned the page over.
Sayfayı çevirdi. The leaves
are turning yellow.
Yapraklar sararıyor.
The weather has turned cold.
Hava soğudu.
turning
(tö:ning) dönemeç
turnover
(tö:nouvı) sermaye,
devir, devrilme
turquoise
(tö:kwa:z) yeşilim-
trak, mavi renkli kıymetli taş,
turkuvaz
turtle
(tö:tıl) kaplumbağa
tusk
(task) fildişi
tutor
(tiu:tı) özel öğretmen /
özel ders vermek
tuxedo
(taksi:dou) smokin
TV
(ti:vi:) televizyon
tweezers
(twi:zız) cımbız
twelfth
(twelft) on ikinci
twelve
(twelv) on iki
twenty
(twenti) yirmi
-154-
truck
1...,143,144,145,146,147,148,149,150,151,152 154,155,156,157,158,159,160,161,162,163,...319
Powered by FlippingBook