NETER TUA VE TAT KRALI
Böylece Tua’yla Asti, Tat kentinde sat›c› oldular. Asti sa-
bahleyin bir saat ve ö¤leden sonra bir saat, yüzü peçeli ola-
rak mallar›yla oturuyor; gelen herkese sat›fl yap›yordu. Sat›fl
sona erince, Tua bir perdenin arkas›nda durup flark› söyleme-
ye bafll›yordu. O zaman, herkes durup dinliyordu. O
saatlerde, sat›c›lar›n evinin karfl›s›ndaki cadde, insanlarla do-
luyordu; çünkü onun flark›s›n›n ünü bütün kente yay›lm›flt›.
Sonra Asti mallar› bir ufla¤›n gözetimine b›rak›yor; ya yemek
yemeye gidiyorlar ya da bahçede geziniyorlard›. Böylece haf-
talar geçti; o kadar zengin oldular, o kadar çok alt›n edindiler
ki, bunlarla ne yapacaklar›n› pek bilemiyorlard›.
Buras› bar›flsever bir kentti; çünkü, hiç h›rs›z yoktu ve ya-
banc›lar›n Tanr›n›n koruyuculu¤u alt›nda oldu¤u söyleniyor-
du. Böylece, orada kald›lar ve kaçma saatini bekleyerek tica-
ret yapt›lar. Kendi evlerini ve bahçelerini b›rak›p gitmeye as-
la cesaret edemediler.
130
