Çok bitkin görünen zavall› adam, kolundan tutmasalar dü-
flecekti.
— ‹çimden bir ses, buraya gelmemi söylüyordu. Onlara her
fleyi anlat Joe.
Tom ve Huck, Joe’nin büyük bir so¤ukkanl›l›kla Potter’i ac›-
mas›zca suçlay›fl›n› flaflk›nl›k içinde izlediler. Yeminlerini bozup
Potter’e her fleyi söylemek istediler; ama K›z›lderili Joe’yi gö-
rünce bu istekleri birden söndü.
Olay›n üzerinden bir haftadan fazla zaman geçmiflti. Ola-
y› polise anlatamad›¤› için Tom’un içi rahat de¤ildi. Bir sabah
kahvalt›s›nda Sid;
— Tom, uykunda öyle çok konuflup sa¤a sola dönüyorsun
ki bütün gece uyan›k yat›yorum, dedi.
— Bu iyi bir fley de¤il. Kafan› kurcalayan fley nedir Tom,
diye sordu teyzesi.
— Bir fley yok teyze.
Ama eli öylesine titriyordu ki kahve fincan›n› devirdi. Sid
devam etti.
— Üstelik uykunda say›kl›yorsun. Dün gece, ¡Kan bu!™ diye
ba¤›rd›n. Her fleyi aç›klayaca¤›n› söyledin. Neyi aç›klamak is-
tiyorsun? Haydi söyle!
Teyzesi, Tom’un imdad›na yetiflti.
— Mezarl›kta ifllenen cinayetin etkisinde kalm›flt›r. Bazen
benim de düfllerime giriyor.
Mary de olaydan, onlar kadar etkilendi¤ini söyledi. Tom,
Sid’e karfl›l›k vermekten kurtulmufltu.
O günden sonra bir hafta boyunca diflinin a¤r›d›¤›n› ba-
hane ederek yatarken çenesini ba¤lad›. Ama Sid, her gece
28
