avludan geçti¤ini görünce, yürek parçalayan bir ses tonuyla
konuflup söylenerek dert yanmaya bafllad›. O adam›n dikka-
tini çekmek istiyordu.
Bunu da çok çabuk baflard›. Adam, henüz üç ad›m atm›fl-
t› ki, birden geriye dönüp çocu¤un neden böyle uludu¤unu
sordu:
– Ah, efendim Oliver... Efendim, Oliver...
– Ne oldu? Kaçt› m› yoksa? Kaçmad› de¤il mi?
– Hay›r, kaçmad› efendim, kaçmad›. Ama birdenbire ca-
navarlaflt›. Bana sald›rd›. Beni öldürmeye çal›flt›. Sonra
Charlotte’u, sonra Bayan Sowerberry’yi öldürmek istedi. Ah,
her taraf›m a¤r›yor.
Noah, sanki Oliver’dan yedi¤i dayak nedeniyle, bütün vü-
cudunu a¤r›lar kaplam›fl gibi iki büklüm olmufl, k›vran›yordu.
– Zavall› yavrucak! Ben flimdi geliyorum.
Az sonra Bay Bumble, beti benzi kül olmufl bir hâlde be-
yaz yelekli adamla birlikte geliyordu. Beyaz yelekli adam öf-
keyle Bay Bumble’a:
– Evdeki hizmetçiye de sald›rm›fl, dedi.
Noah araya girerek:
– Han›ma da efendim, diye ekledi.
Bay Bumble:
– Galiba Bay Sowerberry’ye de sald›rd› demifltiniz, öyle
de¤il mi?
Noah:
– Hay›r, o evde yok. Olsayd› Oliver onu öldürürdü. Çünkü
as›l öldürmek istedi¤i oydu, dedi.
26